Allah Teâla, mekanlar içinde kutsal mekanlar yarattığı gibi, zamanlar içinde de kutsal zamanlar yaratmıştır ki, biz kullar için af ve mağfirete vesile olsun. Öyle ki, kutsal zaman dilimleri iman, ibadet ve düşünce hayatımız bakımından kendimizi yenilememiz, geçmişimizi muhasebe etmemiz, geleceğimizi planlama ve ümitlerimizi tazelememiz için büyük bir fırsatlar sunar.
İçinde bulunduğumuz Şaban ayı da, bahsi geçen mübarek zaman dilimlerinden biri olup, halk arasında üç aylar olarak bilinen ayların da ikincisidir. Şaban ayının on beşinci gecesi olan Berat gecesi de Ramazan ayının habercisi, ilahi rahmetin bolca indiği, rızık, şifâ ve tövbe kapılarının sonuna kadar açıldığı mübarek bir gecedir.
Berat, Arapça berâe / berâet kelimesinin Türkçeleşmiş şeklidir. Berâet, “iki şey arasında ilişki olmaması; kişinin bir yükümlülükten kurtulması veya yükümlü-lüğünün bulunmaması” anlamına gelir. Şabanın on beşinci gecesinde Müslüman-ların Allah’ın affı ve bağışlaması ile günah yükünden kurtulacağı umularak bu geceye Berat gecesi denmiştir. 1
Günahlardan arınma ve Yüce Allah’ın rahmet ve mağfiretine ulaşma amacı taşıyan bu gecede Allah’ın affı ve bağış-lamasının çok olacağı müjdelendiği için, bu geceye “Berat Gecesi” denilmiştir. Öyle ki Peygamber Efendimiz (s.a.v), bu gece ile alakalı olarak: “Şaban ayının on beşinci gecesi olduğunda o geceyi ibadetle geçi-rin, gündüzünde de oruç tutun. Çünkü Yüce Allah, bu gece güneşin batışından fecre kadar (olan sürede) dünya semasına rahme-tiyle tecelli eder ve ‘Tövbe eden yok mu, tövbesini kabul edeyim! Rızık isteyen yok mu, rızık vere-yim! Şifa isteyen yok mu, şifa ve-reyim!.. Başka isteği olan yok mu, ona da istediğini vereyim ” 2 bu-yurmak suretiyle bu geceyi değerlendirenlerin büyük mükâfatlara erişip, affedileceğini müjdeliyor. Başka bir hadis-i şerif de ise Hz. Peygamber (s.a.v), Berat gecesinde yapılan duaların geri çevrilmeyeceğini söyle-miştir. “Beş gece vardır ki onlarda yapılan dualar geriye çevrilmez. Bunlar Recebin ilk (cuma) gecesi, Şabanın ortasında bulunan gece, Cuma gecesi, Ramazan Bayramı ve Kurban Bayramı geceleridir” 3
Hz. Peygamber (s.a.v), Berat gecesini şöyle tanıtmıştır. “Bu gece Şabanın on beşinci gecesidir. Allah Teâlâ bu gecede Kelb kabilesinin koyunlarının tüyleri sayısınca insanları Cehennemden kurtarır. Ancak kendisine şirk koşanların, Müslümanlara karşı kin ve düşmanlık besleyenlerin, akrabaları ile münasebeti kesenlerin, gururlu ve kibirlilerin, ana-babasına asî olanların ve içki içmeye devam edenlerin yüzüne bakmaz.” 4
Mü’minlerin annesi Hz. Aişe (r.anha) anlatıyor:
Peygamberimiz bir gece kalktı, namaza durdu, secdeyi o kadar uzattı ki ruhunu teslim ettiğini sandım, kendisini bu halde görünce kalktım, baş parmağını hareket ettirdim, parmağı hareket edince döndüm, secdede şöyle dediğini işittim:
“İlahi! Cezandan affına sığındım. Gazabından rızana güvendim. Senden sana sığındım. Senin senan büyüktür. Fakat seni hakkıyla senin kendi nefsini sena ettiğin gibi övmekten acizim.”
Hz. Aişe : “Ya Resulallah secdede bazı şeyler söylüyordun.”
Hz. Peygamber: “Ya Aişe! Bu gece, hangi gecedir bilir misin?” buyurdu.
Ben de: Allah Rasülü bilir, dedim.
Bunun üzerine Hz. Peygamber (s.a.v): “Bu gece, Şaban ayının yarısı (Berat) gecesidir. Allah Teâlâ bu gecede kullarının durumuna bakar ve bağışlanmak isteyenleri bağışlar, rahmet isteyenlere rahmetini ihsan eder, ancak kinci olanları geri bırakır” 5 buyurdu.
Berat gecesine mahsus özel bir ibadet olmamakla birlikte nefis muhasebesi yapmak geceyi ihya etmek adına güzel bir davranış olur. Peygamber Efendimiz (s.a.v)’in “Akıllı kişi kendisini hesaba çeken ve ölümden sonrası için çalışan-dır” 6 sözünü kulağımıza küpe etmeli; niçin yaratıldığımızı ve nasıl yaşadığımızı düşünerek, hayatımızın yaratılış amacına uygunluğunun muhasebesini yapmalıyız.
Yine bu geceyi hayatımızda bir dönüm noktası kabul ederek günahlarımıza tövbe etmeli, deyim yerindeyse hayatımızı formatlayıp özümüze dönmeliyiz. Zira Hz. Peygamber (s.a.v), bu gece yapılan tövbelerin kabul edileceğini, günahının çokluğuna bakılmaksızın kişinin affedilip Cehennemden azad edilece-ğini bizlere haber veriyor.
Berat gecesinin gündüzünde oruç tutmak, gecesini ise kaza na-mazı kılarak, Kur’an-ı Kerim okuyarak değerlendirmek de, bu gecede yapılacak ibadetlerdendir.
Rabbim, bu geceyi idrak edenlerden eylesin!
Rabbim, bu geceyi kurtuluşumuza vesile kılıp beratını alanlardan eylesin!
Rabbim bu gece vesilesiyle hasta kullarına şifa, dertli kullarına devalar ihsan eylesin!
Ramazan ayının da muştu-su olan Berat gecesinin alem-i İslam’a hayırlar getirmesi temenni- siyle, Berat Kandiliniz mübarek olsun.
................................................
1- Halit ÜNAL, “Berat Gecesi-TDV İslâm Ansiklopedisi”
2- İbn Mâce, İkâmet, 191
3- Beyhaki, Sünen, Şuabül-İman
4- Beyhaki, Sünen, Şuabül-İman
5- et Terğib vet Terhib c. 2, s. 119
6- Tirmizî, Sıfatü’l-Kıyâme, 25
7- Beyhaki, Sünen, Şuabül-İman
8- et Terğib vet Terhib c. 2, s. 119