İlknur BURSALI


Doç. Dr. Rasih ERKUL ile “Akıncılar Şehri DEMİRCİ” Kitabı Üzerine Röportajımız : (2)

"...Uzaklaşsak da, kader bizi uzak tutmuş olsa da memleketimiz Demirci, bizden bir parçadır. Kalabalıkların içine her şeye rağmen tek başına olan insan, kendi çevresinde belki de farkında olmadığı çokluğun içindedir..."


Mekânlar ve gelenekler…

         Sadece hıdrellez yerlerini şimdiki gençlere nasıl anlatabiliriz?

         Gerçekten zaman değiştiriyor ve yeniliyor. Beni en çok uğraştıran; içimde düğümlenen, içimi yakan başlıklar; çok gerilerde kalan hatıralarım.

Zaman değiştirip yenilerken hiçbir şey yapmamak; kendimize yabancılaşma oluyor bence. Yenilenen zamana kimliğimizi vuramazsak gençlerden beklentimiz, şikâyetimiz olamaz.

         Bu konulardaki bazı önerilerimizi ortaya koymaya çalıştık, inşallah yerinin bulur.

         Son yıllarda ilçemizde bağcılığın bağ köşklerinin yeniden canlanmasının sebebi geçmişe duyulan özlem diyebilir miyiz?

         Son yıllardaki bağcılığın, bağ köşklerinin yeniden canlanmasının sebebi geçmişe duyulan bir özlem diyelim. Üstelik şartlar, şimdi daha elverişli. Yollar, arabalar, ışıklandırmalar, her şeyi tekmil bağ köşkleri…

         Eski bağ köşkleri, hep ilgimi çekmiştir. Çocukluğumda bir bağ köşkündeki yaz aylarımdan olsa gerek. Değirmen deresindeki dedemden kalan bağdaki köşkümüzü de babamdan sonraki ikinci bağ sahibi, yıktı, yok etti.

         Demirci Bağ Köşklerini de ele alan bir çalışmayı, kim / kimler biliyor?

         Belli bir çizginiz var; araştırıyor, yazıyor, model oluyorsunuz? Amacınıza ulaştınız mı son noktayı koydunuz mu yoksa yazılacak cümleleriniz var mı? Yeni kitap hazırlığınız var mı?

         Yazmak, sözün yazıya dökümüymüş… Bazı yazılar, bir zorunluluğun sonucu olan yazılar. Akademisyenler, yaptıkları çalışmalardan ulaştıkları sonuçları, elde ettikleri verileri belirlenmiş kurallar çerçevesinde yazıya dökerler. Yaptıkları değerlendirmelerle önem kazanırken yeni çalışmalara yol açarlar. Ben de konum icabı, yıllarca bu tür çalışmaların içinde oldum.

         Bir diğer yazma işlemi de, “iç döküm” diye adlandırılan yazmalar… Hayat üstüne, varlık üstüne ve de insan üstüne okudukça bir”şey”leri daha derinden hissediyorsunuz.

         Ne gibi meselâ…

         Kur’ân-ı Kerim’deki bazı sûrelerde tekrarlandığını gördüğüm “Kezâlik” kelimesi; “İşte böyle” olarak tercüme edilmiş. “İşte böyle”; şimdi gel de okuma ve de düşünme. Geldiğim bu nokta için “yaş kemâle erince…” böyle oluyor herhalde” diye düşünmek mümkün.

         Yazmada noktayı koymak mümkün mü? Herhangi bir iddiam yok. Virgüllere, noktalı virgüllere hele hele en çok sevdiğim “üç nokta” yan yanaya devam.

         Salgın döneminde “Eski Demirci Fotoğrafları” ile o kadar güzel, anlamlı fotoğraflar ortaya çıktı ki… Kitabımızdaki “Evini Bulamayan Öğretmen” bölümüne, Yusuf NALKESEN’in Ziya Gökalp İlkokulundaki görevinden ayrılırken çekilen fotoğrafın konulması gerekmez mi?

         Ya İlköğretmen Okulu’nun açılış günü fotoğrafı… Bu vesileyle Ali GEÇYİĞİT öğretmenime teşekkür ederim. Fotoğraf, ondan alıntı.

         “Secaattin Mahallesi”, şu anda kullanılan resmi isim. Bir hemşehrimiz (Ertan GÖKMEN) çalışmasında “Şecaaddin Mahallesi” olarak anmış, bir başkası (Kadir ADAMAZ) da “Şucâ’” isminden söz ediyor.  Ben, en son araştırmam ile bir açıklama getirmeye çalıştım.

         Netice, yeni tasarım ve yeni başlıklarla kitabın yeni bir baskısını yaptırmayı hayal ediyorum. Elbette kısmet olursa…

         Kitabınızı okumak isteyen hemşerilerimiz soruyorlar. “Nereden temin edebiliriz?” diye. Kitabınıza okurlarınızın ulaşabileceği bir site var mı?

         Kitabım, 1000 adet basıldı. Demirci Belediyesi’nin basımını üstlendiği diğer yayınlar gibi benim kitabım da, özel durumlarda tanıtım amaçlı eşantiyon olarak kullanılıyor olmalı. Bu arada kitabımdan bana bir miktar verildi.

         Çalışmalarından yararlandıklarım ve adından söz ettiklerim başta olmak üzere birçok kişiye bizzat veya kargo ile kitabı ulaştırdım.

         İnternette herhangi bir site, söz konusu değil.

         Sadece Demirci’deki Tunalılar Kırtasiye’den ( 0236 462 47 00, 0533 069 04 44 – 0533 176 69 49) meraklılarının teminini sağladık. Buradan temin edilebilir.

         Sevgi Köprüsünde yaptığım sözlü tarih çalışmalarında ısrarla her çalışmamda sorduğum soruların ayrı başlıklar altında toplanıp genel bir değerlendirme yapılarak okuyucuyla buluşmasına çok sevindim.

         Kitabınızı “Meraklısına Kaynakça” bölümüyle bitirmeniz çok ince ve okuyucunun araştırma detaylarına ulaşabilmesi adına iyi olmuş. Bizler çok teşekkür ediyoruz bizlere de bu eşsiz değerli kitapta yer vererek onurlandırdığınız için.

         “Meraklısına Kaynakça”yla merak edenlerin kaynaklara ulaşabilsinler, istedim. Böylece gerçekten önemli gördüğüm bir “Demirci Bibliyografyası” ortaya çıktı.

         Şehirlerin tanıtım anlamında yaptıkları çalışmalar, harcadıkları meblağlar dikkate alınırsa bu kaynakça önemlidir. Bunda Demirci’nin kadim bir şehir oluşu yanında akademik çalışmalarında Demirci’yi ele alanlar, ele alınmasına vesile olanlar ve de Eğitim Fakültemizdeki akademisyenlerimizin çalışmalarının rolü göz ardı edilemez.

         Yeni baskı kısmet olursa, “meraklısına kaynakça” sayısının daha da artacağını tahmin ediyorum.

 

         Halıkent Müstakil Bölgesi Gazetemiz hakkındaki görüş ve önerilerinizi bizimle paylaşır mısınız?

         “Müstakil Bölge Gazetesi HALIKENT”, her şeyden önce Demirci’nin basın tarihidir. Aynı zamanda son dönem Demirci Şehir Tarihi’nin de en önemli belge kaynağıdır. Halıkent Müstakil Bölge gazetesi, halı kenti Demirci’yi anlamlı adıyla en iyi şekilde temsil etmeye devam ediyor.

         HALIKENT, “dürüstlük, objektiflik ve açıklık” yayın ilkeleriyle memleket dışında yaşayan/ yaşamak zorunda kalan hemşehrilerimizin memleketteki gözü kulağıdır. Bu arada ayrıldıkları halde Demirci’den gönül bağını bir türlü kesemeyen gönül hemşehrilerimizin de her hafta HALIKENT Müstakil Bölge gazetesini dört gözle beklediğini birçok kimse bilir.

         HALIKENT, Demirci’nin problemlerine çözüm ortamı hazırlarken özellikle son yıllardaki birçok çalışmanın yayınlanmasındaki rolü ve emeği bence daha da önemlidir. HALIKENT’in memleketimizin basın tarihindeki yerini başarıyla sürdürmesi, yeni çalışmalara imza atması en içten temennimdir. 

         Akıncılar Şehri Demirci‘de yaşayan, yaşayamayan yüreği DEMİRCİ de kalan okurlarımıza iletmek istediğiniz bir mesajınız var mı?

         İnsanın dünyaya gözlerini açtığı yer, sıradan bir yer değildir. Unutmak istense de o yer, zihinden silinip atılamaz. Çünkü o yer, insandan bir parçadır. Durum, memleketimiz Demirci için de böyledir.

         Uzaklaşsak da, kader bizi uzak tutmuş olsa da memleketimiz Demirci, bizden bir parçadır. Kalabalıkların içine her şeye rağmen tek başına olan insan, kendi çevresinde belki de farkında olmadığı çokluğun içindedir.

         İnsan, kökleriyle yaşar. Benim köklerim; anam, babam ve de atalarım, o yerde.  Memleket; çarşısıyla, pazarıyla, camisiyle, cenazesiyle, mezarıyla, akıllısı ve mecnunu bütün insanıyla insanı sarıyor.

         Acı, tatlı bütün yaşanmışlıklar insanı, bir ömür boyu bırakmıyor.

         Son olarak ne söylemek istersiniz?

         Demirci’nin tarihi ve kültürel kodlarına dokunabildiysem, “özel ve güzel insanlar”ımıza vefa borcumu ödeyebildiysem memleketime olan görevimi az da olsa yapmış sayacağım. Elimden gelen bu.

         Bu bağlamda öncelikle kitabımın yayımlanmasını sağlayan Demirci Belediye Başkanımız Selami SELÇUK’a, ve Ali Rıza YILMAZ’a çok teşekkür ederim.

         Ayrıca yayım için cesaretlendiren Cengizhan ERDEM’e, basımda büyük emeği olan, yönlendirmelerimde beni sabırla dinleyerek uyumlu bir çalışma örneği sergileyen Namık Kemal ERDEM’e, çalışmamın bütün basamaklarını paylaştığım dostum Öğretim Görevlisi Şaban ÇETİN’e ve bana kitabım üstüne konuşma fırsatı sağladığınız için siz İlknur BURSALI ve Halıkent Müstakil Bölge Gazetesi yayın ekibine çok teşekkür eder, başarılar ve de sağlıklı günler dilerim.  

         Sizlerin de kitabınız da belirttiğiniz gibi Demirci Akıncılar hatırasına “Akıncılar Anıtı” ve “memleketin dört bir yanına dağılmış Demirci mezunu öğretmenler” adına bir “Öğretmen Anıtı” ile farklı bir şehir olabiliriz bu dileklerle bitirdiğiniz kitabınız için sizleri kutluyoruz. 

         Birini olsun görebilsek…

         Kaleminize, emeğinize, yüreğinize sağlık.

         Tekrar çok teşekkür ederim.

 

         İLKNUR BURSALI

         Sevgi Köprüsü

         0541 864 49 68

         ilknurbursali@hotmail.com

YAZARLAR