Necmi ÜNLÜ


DÜNYA İMTİHAN YERİDİR


                Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: “Ey Rabbimiz! Eşlerimizi ve çocuklarımızı bize göz aydınlığı kıl ve bizi Allah’a karşı gelmekten sakınanlara önder eyle.” 1                

                Sevgili Peygamberimiz (s.a.s) şöyle buyuruyor: “İnsanoğluna beş şeyden hesap sorulmadıkça kıyamet günü hiçbir tarafa hareket etmeyecektir; Ömrünü nerede ve nasıl tükettiğinden, gençliğini nerde yıprattığından, malını nerden kazanıp nerde harcadığından öğrendiği bilgilerle yaşayıp yaşamadığından.” 2                

                Asırlar önce âlemlere rahmet Hatemü’n-nebi Efendimizin İslâm davetine, iman çağrısına icabet edenler olmuştu. Hz. Ali, Zeyd b. Harise, Ammar b. Yasir, Sa’d b. Ebi Vakkas, Mus’ab b. Umeyr, Habeşli Bilal gibi Mekke’nin gençleri bu kutlu davete icabet edenlerdendi. İman edip İslâm’la şereflendikleri andan itibaren son nefesle-rine kadar Allah ve Resulüne itaat, din-i mübine hizmet yolunda büyük bir gayret gösterdi onların her biri. Erkam’ın evinde gizlice yapılan Kur’an derslerinde, Kâbe’nin gölgesinde cemaatle ilk kılınan namazda, hicret yolculuğunda, Mescid-i Nebevi’nin inşasında, Bedir’de, Uhud’da, Hendek’te hep bu gençleri görüyoruz Resulullah’ın yanında.                

                Efendimiz (s.a.s), hicretle Medine’yi yurt edinince ilk iş olarak inşa ettiği mescidin bir bölümünü eğitim ve öğretim için tahsis etmiştir. Allah Resulü, İslâm akademisi diye nitelenebilecek bu Suffe mektebinde nice ilim sahibi gençler yetiştirmiştir. Gün gelmiş bu gençlerden Hz. Ali’yi Yemen kadılığı, Muaz b. Cebel’i Yemen Valiliği, Zeyd b. Sabit’i vahiy kâtipliği, Üsame’yi ordu komutanlığı gibi stratejik görevlere getirmiştir. O, bu uygulamalarıyla “size güvenim sonsuzdur” mesajını vermiştir.                

                Bu kutsi mekânlardan aldığınız ruh ve ilhamla, iman ve cesaretle Yüce Mevla’nın; “Onlar Rablerine inanmış birkaç genç yiğitti. Biz de onların hidayetlerini artırmıştık.” 3 methine mazhar olan, bugünün Ashab-ı Kehf’i, ilim ve irfanıyla Ashab-ı Suffa’sı siz olacaksınız. İslâm dünyasında akan gözyaşına mendil, açılan yaralara merhem olacak, ümmet-i Muhammed’in yüzünü siz güldüreceksiniz. Siz gözünü kıskançlık bürüyen, nefretine yenik düşen ve hiç düşünmeden kardeşini öldüren Kabil değil, “Sen beni öldürmek için bana elini uzatsan da ben seni öldürmek için sana elimi uzatacak değilim.” 4 diyen Habil olacak, en büyük cihadın kişinin kendi nefsiyle mücadelesi olduğunu yaşayarak ortaya koyacaksınız. Siz İsmail olacaksınız. Canını tereddütsüz Allah yoluna kurban edecek kadar gözü pek ve teslimiyetli; “Babacığım emrolunduğun şeyi yap” diyecek kadar anne-babaya itaatkâr ve hürmetli; “şüphesiz beni sabredenlerden bulacaksın” 5 duruşuyla azimli ve kararlı bir kul olacaksınız. Siz Yusuf olacaksınız. Dünyanın bütün gayr-i meşru arzuları önünüzde arz-ı endam etse dönüp bakmayan, “ben Allah’a sığınırım” 6 diyerek edep ve iffetine sahip çıkan olacaksınız. Siz mabetteki Meryem olacaksınız. Musibet ve imtihanın en ağırından geçse de iman ve sadakatinden geçmeyen, Allah’a itimadı sarsılmayan onurlu gençler olacaksınız.                

                Düşmanlıkları dostluk ve kardeşliğe, kin ve nefretleri merhamet ve muhabbete, ayrılık ve tefrikaları birlik ve beraberliğe dönüştüren siz olacaksınız. Siz anne-babasının amel defterini kıya-mete dek kapatmayan, arkalarından hayır dua- larla yâd ettiren salih evlatlar olacaksınız.                

                Unutmayın ki siz, âlem-i İslâm’ın ümidisiniz. Sevinip mutlu olun ki siz, “Rabbine ibadetle yetişen gençler kıyamette Allah’ın arşı altında gölgelenecekler” 7 buyuran Nebinin müjdesisiniz.                

                Tıpkı sevgili peygamberimiz gibi biz de gençlerimize muhabbet ve güvenimizi göstermekten çekinmeyelim. Her bir delikanlımızın ve genç kızımızın Allah’a layık kul, Resulullaha layık ümmet, ebeveyne hayırlı evlat, kendini İslâm’a ve insanlığa hizmete adamış, iman denizinin büyük dalgalarında kaybolan ve var olan, büyük dava-lara gönül verip, ulvi sevdalarla sevdalanan gençler olmaları için dua edelim.

 

 

                Dipnotlar:

                1- Furkân, 25/74.

                2 -Tirmizî, Sıfatü’l-Kıyâme, 1.

                3-- Kehf, 18/13.

                4 -Mâide, 5/28.

                5- Saffât

                6- Yusuf, 12/23

                7- Buhârî, Ezan, 36.

 

YAZARLAR