Büşra KARAGÖZ Serbest Muhasebeci / Mali Müşavir


Enflasyon Muhasebesi Sonrası Yeni Nesil Finansal Tablo Okuryazarlığı


İşletmeler için finansal tablolar, doğru karar almanın temel dayanağıdır. Ancak fiyat seviyelerinin hızla değiştiği dönemlerde bu tablolar, işletmenin gerçek durumunu tam olarak yansıtmayabilir.
Bu nedenle enflasyon muhasebesi, finansal tablolardaki parasal olmayan kalemlerin genel fiyat seviyesine göre düzeltilmesini sağlayarak daha doğru ve karşılaştırılabilir bir görünüm sunar.
Enflasyon düzeltmesi, mali tabloların gerçek ekonomik durumu yansıtmasını sağlayan bir muhasebe pratiğidir. İşletmelerin ve ekonominin sağlıklı bir şekilde işlemesini ve kararlarını daha doğru bir şekilde almasını sağlar.
Türkiye’de 2003 ve 2004 yıllarında uygulanan enflasyon muhasebesi, 1 Ocak 2024 tarihinden itibaren bir kez daha devreye girmiştir.
Enflasyon Muhasebesi Sonrası Finansal Okuryazarlığın Yeni Boyutu
Enflasyon düzeltmesi sonrasında işletmeler yalnızca bilançolarındaki yeni rakamları görmekle değil, bu rakamların neyi ifade ettiğini anlayabilecek bir finansal bilinçle hareket etmek durumundadır.
Aşağıdaki başlıklar artık işletmelerin finansal okuryazarlığında standart bir gereklilik haline gelmiştir:

1. Parasal – Parasal Olmayan Kalem Ayrımını Doğru Okumak
Enflasyon düzeltmesinin temelini bu ayrım oluşturur.
Parasal kalemler
• Kasa
• Banka
• Ticari alacaklar
• Ticari borçlar
Bu kalemler enflasyon karşısında reel olarak değer değiştirmediği için düzeltilmeye tabi tutulmaz.
Parasal olmayan kalemler
• Stoklar
• Duran varlıklar
• Öz kaynak kalemleri
• Maddi olmayan duran varlıklar
Bu kalemlerin düzeltilmesi bilanço yapısını önemli ölçüde değiştirir.
İşletmelerin ilk anlaması gereken konu, bu değişikliğin gerçek performansı değil, reel görünümü ortaya koyduğudur.

2. Reel Özsermaye Yapısını Yorumlayabilmek
Enflasyon düzeltmesi sonrası pek çok işletmenin öz sermaye kaleminde artış ya da azalış görülebilir.
Bu durum genellikle işletme sahiplerinde kafa karışıklığı yaratıyor.
Oysa doğru olan, öz sermayeyi şu göstergelerle birlikte okumaktır:
• Debt to Equity Ratio (Borç / Özsermaye Oranı)
• Net İşletme Sermayesi
• Cari Oran (Current Ratio)
Bu oranlar, reel bilançonun işletmeye ne söylediğini açıkça gösterir.
3. Stokların Reel Maliyetine Odaklanmak
Stoklar parasal olmayan bir kalem olduğu için enflasyon düzeltmesinden sonra değerleri değişebilir.
Bu da işletmelerin:
• Satış fiyatı belirleme,
• Maliyet analizi,
• Çalışma sermayesi yönetimi
gibi kararlarında çok daha bilinçli hareket etmesini gerektirir.

4. Duran Varlıkların Düzeltilmiş Değerini Anlamak
Makine, teçhizat, binalar, araçlar gibi duran varlıkların düzeltilmiş değeri, işletmenin varlık gücünün reel göstergesidir.
Bu durum :
• Amortisman politikalarının,
• Yatırım planlamalarının,
• Finansman ihtiyacının
yeniden değerlendirilmesini zorunlu kılar.
5. Karar Alma Süreçlerinde Bilanço Merkezli Düşünebilmek
Enflasyon muhasebesi sonrası işletmeler için bilanço artık daha stratejik bir araçtır.
Bu nedenle yöneticilerin finansal okuryazarlığı yalnızca rakamları okumak değil, rakamın neyi temsil ettiğini anlamak üzerine kuruludur.
Bu kapsamda işletmeler;
• Bütçeleme,
• İç kontrol,
• Yatırım değerlendirme,
• Çalışma sermayesi yönetimi
konularında daha veri odaklı bir yaklaşım benimsemelidir.
Sonuç: Reel Bilanço, Reel Yönetim Anlayışı İster
Enflasyon muhasebesi işletmelere yalnızca düzeltilmiş bir bilanço sunmaz; aslında daha güçlü bir finansal okur-yazarlığın kapısını aralar.
Gerçek dayanıklılık, reel varlık yapısını yorumlayabilen, parasal olmayan kalemleri stratejik olarak yönetebilen ve bilançoyu iş kararlarının merkezine koyabilen işletmelerde ortaya çıkar.
 

YAZARLAR