Kazım AYSAN (İnşaat Mühendisi)


Geç Kalan Kavuşma


 

Farklı coğrafyalara seyahat etmek, hem ruhuma hem bedenime güç veriyor.
Bu kez rotamızı Kafkaslar’a, Ata topraklarına çevirdik. “Ziyaretin zamanı geldi,” dedik ve yönümüzü Azerbaycan’a kırdık.
İzmir Adnan Menderes Havalimanı’ndan gündüz uçağıyla Bakü Haydar Aliyev Havalimanı’na doğru yola çıktık.   Uçaktan iner inmez kendimi yabancı bir ülkede değil, adeta Türkiye’nin seksen ikinci vilayetinde gibi hissettim. Herkes Türkçe konuşuyor, herkes anlaşıyordu. Boşuna dememişler: “İki devlet, tek millet.”
Şimdi, sizi sıkmadan gözlemlerime ve yaşadıklarıma geçeyim…
Bakü : Işığın ve Disiplinin Şehri
Bakü, adeta bir Avrupa şehri gibi. Rusların izlerini taşıyan geniş yol ağları ve meydanlar insanı hemen etkiliyor.
Altı şeritli caddeler, bolca yeşil alanlar ve düzenli meydanlar şehrin ilk dikkat çeken özellikleri.
Taş binalar, devasa kapılar, korumasız ama saygılı bir trafik düzeni...
Yaya yola adımını attığında trafik adeta duruyor, sinek uçmuyor.
Her yer pırıl pırıl, tertemiz.
Ve gece…
Bakü’nün gece güzelliği bambaşka.
Tüm binalar ışıklandırılmış, adeta oya gibi işlenmiş bir tabloya dönüşüyor şehir.
Yolda ya da araçta sigara içmek yasak; kurallar net, herkes tarafından benimsenmiş.
Özgürlükler şehri ama herkes başkasının özgürlüğüne saygı duyuyor.
Polisin gücü hissediliyor, ama bu güç huzur veriyor.
Lezzetler, Ulaşım ve Kültür
Yemekler tamamen bizim damak tadımıza uygun.
Taksi uygulamaları —Bolt ve Uber— oldukça ucuz ve güvenli.
Mezarlıkları tertemiz, adeta bizim Demirci Mezarlığı’nı andırıyor.
Ancak dikkat çeken bir fark var: Mezar taşlarında heykel ve fotoğraf olmazsa olmaz.
Konaklama için otelinizi Nizamiye Caddesi’ne yakın seçerseniz, şehrin her yerine yürüyerek ulaşabilirsiniz.
İçeri Şehir, tüm gününüzü ayırabileceğiniz bir açık hava müzesi gibi.
Şirvan Şahlar Sarayı, Kız Kulesi ve daha pek çok tarihi eser sizi bekliyor.
Yalnız küçük bir not: Burada “restorasyon” kavramı biz-deki gibi değil.
Onarılmak yerine, genellikle yıkılıp sıfırdan yapılıyor — bu da bana oldukça ters geldi.
Alev Kuleleri ve Şehitlik
Bakü’nün simgesi haline gelen Alev Kuleleri, gece gökyüzünü aydınlatan üç dev alev gibi.
Bakü Türk Şehitliği ve Şehitlik Camii, kartal misali şehri yukarıdan süzüyor.
Hemen karşısındaki Protokol Mezarlığı’nda Azerbaycan’ın unutulmaz liderlerinden Ebülfeyz Elçibey’in mezarı da bulunuyor.
Orada bir Fatiha okumayı ihmal etmeyin.

Müzeler, Sanat ve Tarih
Halıcılık Müzesi, bu alanda dünyanın en büyüğü.
Haydar Aliyev Kültür Merkezi ise mimarisiyle büyülüyor. Ancak dikkat!
Ziyaretinizi Pazartesi gününe denk getirmeyin; o gün tüm müzeler kapalı.
Bakü’den 300 kilometre uzaklıktaki Şeki şehri, yaklaşık 4,5 saatlik bir yolculukla ulaşa-bileceğiniz büyüleyici bir yer.
Orada mutlaka Han Sarayı’nı görün.
İçi dışı kök boya desenleriyle bezeli bu saraydan çıkmak istemeyeceksiniz.
Ahşap ve camın bir araya geldiği “Şebeke sanatı” burada doğmuş -- çizgisiz, yapıştırıcısız, adeta bir yapboz gibi incelikle yapılmış bir sanat dalı.
Biraz Tarih, Biraz Gerçeklik
Azerbaycan, petrolün kalbi.
Dünyanın ilk petrol kuyusu burada açılmış.
Şehrin içinde hâlâ 350 kadar kuyu bulunuyor.
Ve yıllardır hiç sönmeden yanan bir yanardağ, ziyaretçilerini bekliyor.
Demirci ilçemizdeki doğalgaz hatlarını görünce aklıma geldi:
Burada yıllar önce Ruslar, demir boruları toprak üstünde döşemiş.
Bugün ise şehir görüntü kirliliğiyle biraz mücadele ediyor.

Bakü’ye Dair Genel Değerlendirme
Bakü, 10 milyon nüfuslu Azerbaycan’ın yarısına ev sahipliği yapan dev bir başkent.
Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, ülkeyi dışa açarak petrol ve doğalgazın yanına turizmi de eklemiş.
Para birimi Manat; 1 Manat yaklaşık 25 TL civarında.
Her köşe başında kafe zincirleri, restoranlar turistlerle dolu.
Şehir gece başka bir güzel, iklim ılıman, güvenlik üst düzeyde.
Yollarda klasik Lada’lardan elektrikli araçlara kadar her türden otomobil görmek mümkün.
Ancak alt gelir ve üst gelir grupları arasındaki fark belirgin.
Ben, Bakü’nün yakın zamanda çok daha popüler bir turizm merkezi olacağına inanıyorum.
Kalbinizin sesini dinleyin; siz de Bakü’ye uçun.
Pişman olmayacaksınız.
Ben ise geç kaldığımı itiraf ediyorum.
Bir turla gitmek şart değil; benim gibi bireysel olarak da rahatlıkla gezebilirsiniz.
Marketler Türk malı ürünlerle dolu, kendinizi evinizde hissediyorsunuz.
Uzun lafın kısası, (Bakı size zeng edir) Bakü sizi çağırıyor.
Alevler ve rüzgarlar ülkesinden, çok güzel anılar biriktirerek döneceksiniz.

  18 Ekim 2025
  Kazim AYSAN

YAZARLAR