Necmi ÜNLÜ

Tarih: 24.09.2019 22:25

HASTA ZİYARET ADABI

Facebook Twitter Linked-in

Hasta ziyaretinde bazı kurallara uyulması bir görev, ahlâkî bir davranış ve edeptir. Bu kurallara uyulmazsa ziyaretten beklenen yararlar elde edilemez. Bu kuralları kısaca şöyle özetleyebiliriz:

Ziyaret için uygun bir zaman seçilir. Mümkünse ziyaret saati önceden bildirilir. Ziyarete temiz ve düzgün bir kıyafetle gidilir. Hasta evinde ise, kapı çalınıp izin alınarak ve selam verilerek girilir. Hastanede ise ziyaret saatlerinde gidilir. Hastaya sağlık ve şifa dileğinde bulunulur. “Geçmiş olsun, Allah şifa versin, nasılsınız, iyi misiniz” gibi sözlerle hal hatır sorulur.

                Hastaya iyi ve moral verici sözler söylenir. Peygamberimiz (a.s.m) ziyaret ettiği hastanın yanına girdiği zaman ona, “Geçmiş olsun, inşallah hastalığın günahlarını temizler” dediği rivayet edilmiştir. 1

                Hasta ziyareti kısa tutulur. Hastayı bir anda çok kişi ziyaret etmemelidir. Çünkü hastalara, dışarıdan kolayca başka hastalıkta bulaştırılabilir.

                Hastayı üzecek, onun moralini bozacak söz ve davranışlardan sakınılır. Güzel şeylerden bahse-dilir. Hastanın yanında asık suratla durulmaz, güler yüzlü olunur ve tatlı sözler söylenir. Hastaya bir isteği olup olmadığı sorulur. Ziyarete hastanın sevdiği bir hediye veya okuyabileceği bir kitap veya çiçek götürülebilir. Ancak hediyenin hastaya ve hastalığına uygun olmasına dikkat edilir.

                Öksürüğü, aksırığı, ateşi ve bulaşıcı bir hastalığı olanların hasta ziyareti yapmaması; yoğun bakımda ve yanık ünitesinde yatan, bulaşıcı hastalığı olan, bağışıklık sistemi bozuk olan, kanser tedavisi olan, organ nakli yapılmış olan; mikroplara karşı savunma mekanizmaları oldukça zayıflayan, doktoru tarafından ziyaretinde sakınca görülen hastaların ziyaret edilmemesi gerekir. Çünkü hastaya başka hastalık bulaştırabilir.

                Hastaya dua edilir. Peygamberimiz hastalara dua edilmesini teşvik ettiği ve kendisinin de dua ettiği hadis kitaplarında bildirilmektedir. Mese-la, sahabeden Sa’d ibni Ebî Vakkas (r.a.), hastalandığımda Rasulullah (a.s.m) beni ziyarete geldi ve üç defa, “Rabb’im, Sa’d’ı iyileştir.” Diye dua etti. 2

                Hz. Aişe validemizin bildirdiğine göre Peygamberimiz(a.s.m); aile fertlerinden biri hastalandığı zaman sağ eliyle hastayı sıvazlayıp; “Ey bütün insanların Rabbi olan Allah’ım! Bu hastanın ıstırabını gider ve ona şifa ver. Şifayı veren ancak Sen’sin. Senin şifandan başka şifa yoktur. Bu hastaya öyle bir şifa ver ki, onda hiçbir hastalık izi kalmasın.” Diye dua etmiştir. 3

                Bazı hastalar, hastalıkları sırasında hep ölümü düşünürler. Böyle kimselerin uygun söz-lerle teselli edilmesi ve kendilerine moral destek verilmesi gerekir. Hasta ölüm yatağına düşmüş ise, ona duyurmak için yanında kelime-i şahadet telkin edilir. 4

                Peygamberimiz, “Kim ‘lâ ilâhe illallah’ tevhit kelimesini bilerek ölürse cennete girer.” Buyurmuştur. 5

                Hasta uzakta ise veya başka sebeplerle bizzat gidilip hasta ziyaret edilemiyorsa, bir baş-kası aracılığı ile veya telefon gibi haberleşme araçları ile selâm, sağlık ve şifa dilekleri iletilerek bu görev yerine getirilebilir.

                Sonuç olarak; insan hastalanabilir özellikte yaratılmıştır. Hasta insanın maddi ve manevi anlamda tedavi olması dini bir görevi olduğu gibi, hastanın ziyaret edilmesi de dini bir görevdir. Kurallarına uyularak yapılan hasta ziyareti hastaya moral verir, iyileşmesine katkı sağlar, dostlukları pekiştirir ve ziyaret edene sevap kazandırır.

 

Dipnotlar:

                1-Buhari, Merda, 10

                2-Müslim, Vasâyâ,8

                3-Buhari, Merda, 20

                4-Buhari, İsti’zân,29

                5-Müslim, İman,43

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —