İstihare, kararsız kalınan bir konuda namaz ve dua ile Allah katında hayırlı olanı talep etmek demektir. Hayır kelimesi ve çeşitli türevleri Kur’an’da sıkça geçmekle birlikte aynı kökten türeyen istihare yer almaz. Zaten istihare ile ilgili dualar ve ona ait namaz Kur’an’a değil rivayetlere dayanır.
Kararsız kalınan konularda işin uzmanlarıyla danışmak, onların görüşünü almak çok isabetli olacaktır. Çünkü Kur’an istihareyi değil, istişareyi (danışmayı) emreder (Kur’an, Şûra [42] 38). Aslında istihareyi, istişareyi de yaptıktan sonra Rabbimizden yardım isteyip hakkımızda hayırlısı olanı talep etmek olarak düşünmek daha anlamlı olacaktır. Böylece kişi yapabileceği tüm her şeyi yapmış, hakkında hayırlısını takdir etmesi için Allah’a yönelmiştir.
Fakat işaret almak adına özellikle bazı tarikatlarda olduğu gibi bunun için rüyaya yatmak, bir kişinin başkası adına istihare yapması veya rüyada kırmızı veya yeşil görmek gibi uygulamalar çok sonraları ortaya koyulan eylemlerdir. Bunlar dini değil, şahsi tecrübelere dayanan uygulama-lardır. Bunun yanında rüyalara şeytan veya bilinçaltı karışabildiği için bu şekildeki bir uygulama zaten kesin kanıt da olmaz (Bkz. Kur’an, Saffat [37] 102).
Sonuç olarak biz üzerimize düşen ve gerekli olan her şeyi yapmalı, sonucun hayırlı olması için Rabbimize dua ederek O’ndan yardım istemeliyiz (tevekkül). Bunun dışındaki uygulamaların İslâm’ın özü ile bir ilgisinin bulunmadıkları da unutulmamalıdır.
Not: İstihare konusunda daha geniş bir makaleyi okumak için QR kodunu cep telefonunuzun kamerasına tarattırınız. Açılan linkten Diyanet İslâm Ansiklopedisi’ndeki ilgili yazıyı okuyabilirsiniz.
