MCBÜ Demirci Eğitim Fakültesi Öğr. Gör. Şaban ÇETİN


MAKBULE HANIM’IN HUZURUNDA

"... Demirci Kaymakamı İbrahim Ethem Bey, Akıncılar Bölgesi’nin sosyolojisi, duygusu, zihniyet dünyasını günü gününe tesbit ettiği, tarihçiler için referans, edebiyatçılar için de ilham kaynağı olan anılarında, Makbule Hanım’ın şehadeti sonrasında şunları yazmıştı: “Makbule Hanımla ne kadar iftihar etsek azdır, ümit ederim şu kadının namı millete unutturulmaz” ... "


17 Mart 2022 Gördesli Makbule Hanım’ın şehadetinin 100.yılı.

Bu vesileyle, SARDOK (Sardes Doğa Sporları ve Dağcılık Kulübü) olarak bir programla, Kocayayla’daki kabrine yürüyerek saygılarımızı sunup, ruhuna dualar gönderdik.

xxx

Yirmidört dağcı minibüsle, cemrelerin henüz üçüncüsünün düşmediği bir Pazar, Lykos Çayı’nı geçerek, zeytin denizinde döne kıvrıla, Kocayayla eteklerinde Akhisar’ın son mahallesi, çevreye hâkim, bir yörük yerleşimi olan Akkocalı Mahalesi’ne ulaştık.

Muhtar Harun Bey’in ikram ettiği çaylarla, (kendisine ilgi alaka ve ikramları için çok teşekkür ederiz) Köy meydanındaki kapalı mekânda kahvaltımızı yapıp, biraz yukarıda, kıyısında meraya giden ineklerin resmi geçit yaptığı göletin altından Gürlek Vadisi’ne doğru yürüyüşe geçtik.

Kocayayla ve Makbule Hanım’ın kabrinin bulunduğu, vadinin en iyi göründüğü noktada, dağcılarımızın merak ve heyacanı doruktaydı.

Dik, taşlık ve çamurlu bir inişten sonra vadideydik.

Çoşkun derenin kuzeyine doğru, kâh doğusundan kâh batısından yürüyerek, dere çatı mevkiinde bulunan, her zaman yalnız, tenha, ıssız Makbule Hanım Mezarı’na ulaştık.

xxx

Kabire araçla da ulaşılabiliyor elbet.

Ancak bu mekanlara yürüyerek ulaşmanın bir başka duygusunu yaşıyor insan.

İlkini tekbaşıma, diğerlerini dağcılarla dördüncü gelişim buraya.

Kuzeyden İşinbilir, doğudan Şahinkaya, güneyden Akkocalı’dan.

Her gelişimde başka başka duyguya kapılıyor insan, ilk kez gelenlerin, bilgileri yerinde öğrendikten sonra yüzlerine yansıyan ifade, gözlere dolan nem…

Anlatılamaz yaşanır.

Demirci Kaymakamı İbrahim Ethem Bey, Akıncılar Bölgesi’nin sosyolojisi, duygusu, zihniyet dünyasını günü gününe tesbit ettiği, tarihçiler için referans, edebiyatçılar için de ilham kaynağı olan anılarında, Makbule Hanım’ın şehadeti sonrasında şunları yazmıştı:

Makbule Hanımla ne kadar iftihar etsek azdır, ümit ederim şu kadının namı millete unutturulmaz

Sen rahat uyu Kaymakamım...!

Bir zamanlar senin koltuğunda oturmuş meslektaşın Atilla KANTAY ve ekibi öyle bir ateş yaktılar ki, tutuşan bu ateş dernek başkanı Hüseyin Kıncı ve ekibi ve daha birçoklarının katkısıyla gönülden gönüle sıçrayarak büyüyor…

Umudunuz yeşerdi…

Unutturulamadı.

xxx

Ta buralara kadar gelen dağcılar, tarihe birazcık merakı olan herkes az çok bazı bilgilere vakıftır, ama biz yine de yaşanmışlıkları kısaca hatırlayalım huzurunda.

Akıncılar bölgesi, Gediz Havzasıyla, Balıkesir, Bursa, Kütahya arasında yer alan, cephe gerisindeki, işgal edilmiş engebeli bölgedir.

Bu bölgeye kaymakam olarak Atatürk’ün seçip atadığı Demirci Kaymakamı İbrahim Ethem Akıncı, Akıncı müfrezeleri Komutanıdır.

Her ne kadar isim benzerliği dolayısıyla, kaymakam İbrahim Ethem Bey, çerkez Ethem’le karıştırılsa da, tarih bilgimizi bir tık yukarı çekersek, zihnimiz netleşir.

Milli orduya bağlı olan akıncı müfrezelerinin amacı, Sakarya ve Büyük Taaruz esnasında bu bölgede sürekli baskınlarla düşmanı oyalama, lojistik desteğini kesme ve her türlü zararı vererek asıl Cephedeki orudunun yükünü azaltmaktı.

Parti Pehlivan ve Halil Efe tecrübeli müfreze komutanlarıdır.

Halil Efe’yle Makbule Hanım, Gördes’te nişanlanmış, burası işgal edilince Demirci’de evlenmişlerdir.

Çatışmalar tekrar başlayınca Makbule Hanım, siz nerede ölürseniz ben de orada öleceğim, diyerek müfrezelere katılmıştır.

Sekiz ay dağların zor şartlarında, taşları yastık göğü yorgan çekerek düşmanla çarpışmıştır.

17 Mart 1922 gecesi Kocayayla’da alnından vurularak şehit olmuş, düşman eline geçmesin diye, aşağılara dere çatına defnedilmiştir.

Başta babası gibi sevdiği İbrahim Ethem olmak üzere, kabrinin başında herkes hüngür hüngür ağlamış.

Halil Efe deliye dönmüştür.

Makbule Hanım’ın şehedetinden İki ay sonra, 17 Mayıs’ta Selendi’den Demirci ve Simav yönünde harekata geçen düşman kuvvetlerini durdurmak üzere “Akçakertil Geçidi”nde eşi Halil Efe de şehadet şerbetini içmitir.

Düşman eline geçmesin diye sekiz saat at üzerinde taşınarak Yağcı Dağı’nda karataşlar arasına defnedilmiştir.

xxx

Uzun bir zihinsel hazırlıktan sonra, zamanın Demirci kaymakamı ( elan Yunusemre kaymakamı) olan Atilla Kantay Bey’in gayretleriyle, 2015’te “İstiklal Harbinde Demirci Çalıştayı” ile fiilen hayata geçirilmeye başlayan “Akıncılar yolu projesi” birçok yönüyle hayata geçirildi ve geçirilmeye devam ediyor.

Bu bağlamda müfrezelerin kullandığı bütün yollar titizlikle tesbit edilerek;

Demirci-Akdere-Derviş Seci- Hışırkayalar-Sarıçayır (Akıncıların toplanma yeri)

Demirci-Örücüler-Mahmutlar- Sarıçayır

Akcakertik-Sarıçayır, parkurları işaretlenerek dağcıların hizmetine sunulmuş, birçok dağcı bireysel ya da kulübleriyle bu parkurlarda yürümüşlerdir.

Yanlış bilmiyorsam, diğer rotalar henüz işaretlenmemiştir.

xxx

Ne zaman Yağcı Dağı’na gitsem, Kocayayla’yı, Kocayayla’ya gitsem, Yağcı Dağı’nı düşlüyorum.

Zaten ister istemez biri diğerini çağrıştırıyor kendiliğiden.

Bu bağlamda Makbule Hanım’la Halil Efe’nin kabirlerini birleştiren, Yağcı Dağı- Koca Yayla -Parkurunun belirlenerek, işaretlenmesi ve en azından üç günlük bir parkurun işaretlenerek dağcılar ve yürüyüşcülerin hizmetine sonulması en samimi dileğimdir.

Hatta, İbrahim Ethem Bey’in Sındırgı’daki mezarı da parkura ilave edilerek alternatif, Halil Efe-İbrahim Ethem Bey- Makbule Hanım Parkuru belirlenip işaretlenebilir.

Bu yıl, yüzüncü yıl dolayısıyla, bilimsel, kültürel, sportif birçok kıymetli projenin hayata geçirileceğini tahmin ediyorum.

Bunlardan biri de neden Yağcı Dağı- Koca Yayla -Parkuru” projesi olmasın.

xxx

Yerinde görmek kitaptan okumak gibi değildir.

Şehadetlerinin yüzüncü yılında dağcılarımızı ve dağcı kulüblerimizi, Akıncılar yolu bağlamında, Makbule Hanım ve Halil Efe Parkurlarını da programlarına alarak, şimdilik, kabirlerini ayrı ayrı yürüyerek keşfetmelerini tavsiye ederim.

Bu bağlamda, müsait olduğum zamanlarda, dağcılık kulüplerimize seve seve gönüllü rehberlik yapabileceğimi ifade etmek isterim.

xxx

Bizler nefes alabilelim diye son nefesini verenleri rahmetle anıyorum.

YAZARLAR