Dr. Nurullah ABALI


MARADONA KİLİSESİ


               Kur’an’daki ilkelerine baktığımızda futbol oynamanın haram olduğuna dair bir bilgi yer almaz. Fakat futbolu haram hükmüne sokabilecek bazı durumlar olabilmektedir. Bunun da en önemli sebebi futbolu bir din haline getirmektir. 

 

               Futbol çok faydalı bir spordur. Maçtan önce camiye gidip namazını kıldıktan sonra statta sevdikleri takımı destekleyen birçok değerli taraftar bulunmaktadır. Ama maalesef futbolu adeta bir din gibi sunan kesimler de vardır. Rakip takımın taraftarını döven hatta öldüren birisi için artık futbol, bir din haline gelmiştir. Veya “Yaşadığımız her an … takımı için.” “Darağacında bile olsak son sözümüz … takımı.” gibi söylemler masum bir sevginin ötesinde bir takımı putlaştırmanın en acı göstergeleridir. 

 

               Ne yazık ki stadyumlar birer mabet olarak bile adlandırılabilmektedir. Böyle bir şey ise İslam’ın asla kabul etmeyeceği bir şeydir. Çünkü mabet, içinde ibadet edilen yapı; tapınak, ibadethane, ibadetgâh demektir. Her ne kadar bu kelimenin mecaz anlamı bulunsa da yine de bu nitelemeden kaçınmak gerekir. Çünkü İslam’daki en büyük günah şirktir. Şirk konusunda Tevhid’in sembolü İbrahim Nebi ile Muhammed aleyhisselam bile uyarıldıkları için (Hac [22] 26; Kasas [28] 87; Şuara [26] 213), Mü’minlerin bu konunun şakasından bile kaçınmalarıdırlar. 

 

               İnanılması ne kadar güç olsa da Arjantin’de “Maradona Kilisesi” bulunmaktadır. Bu dinde yılbaşı, 30 Ekim 1960 yani Diego Armando Maradona’nın doğduğu gündür. Takvimi de 1960 ile sıfırlamışlar ve DS (Diego’dan sonrası) olarak sayıyorlar. Kutsal kitapları ise, bu futbolcunun hayatını anlatan bir kitap. İşin en şaşırtıcı tarafı ise bu inancın on binlerce bağlısının olması. 

               Bu kilisenin de “Futbolu her şeyden çok seveceksin.” “Futbolun güzelli ğine ve Diego'nun kutsallığına iman edeceksin.” “İlk oğluna Diego adını vereceksin.” gibi ilkeleri içiren on emri bile bulunmaktadır. 

 

               Sonuç olarak, futbol gibi çok faydalı bir sporun bile maalesef din haline getirilmesi çok üzücüdür. 

               Bir Mü’min için önemli olan geçici ve aldatıcı sapmalar yerine vahyin ilkelerine uymaktır.

YAZARLAR