Yüce Allah, tebliğ görevi ile görevlendirdiği Peygamberlerini yalnız bırakmamış, onları vahiy ile yönlendirdiği gibi, zaman zaman da çeşitli mucizeler ile desteklemiştir. Bu bağlamda İsra ve Miraç hadisesi son Peygamber Hz. Muhammed (s.a.v)’e en zor zamanında Allah Tealâ’nın bir ikramı ve desteğidir.
Konuyla alakalı Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyrulmaktadır: “Bir gece, kendisine âyetlerimizden bir kısmını gösterelim diye (Muhammed) kulunu Mescid-i Ha-râm'dan, çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksâ'ya götüren Allah noksan sıfatlardan münezzehtir; O, gerçekten işitendir, görendir.”
Miraç hadisesini anlayabilmek için Hz. Peygamber’in içinde bulunduğu şartları, maddî ve manevî durumu bilmek gerekir. Öyle ki, miracın hemen evvelinde Mekkeli müşriklerin Müslümanlara uyguladıkları üç yıl süren boykot, hayatı boyunca Efendimiz (s.a.v)’i her türlü koşulda koruyup kollayan amcası, hâmisi Ebû Talib’in ve vefâkar eşi, kendisine ilk inanan hayat arkadaşı Hz. Hatice’nin peş peşe vefatları, Hz. Peygamber’i derinden sarsmıştı. Hz. Peygamber, kendisini anlayıp onaylayacak ve koruyacak kimseler aramaya başlamıştı. Sırf bu amaçla gittiği Tarifte de aradığını bulamamış, şehirden kovulmuş, hat-ta taşlanmıştı. İşte böyle üzücü olay-ların hemen akabinde gerçekleşen Mirac, Allah Teâlâ’nın sabır ve ta-hammülü dolayısıyla Rasülü’nü hem teselli etmek hem de ödüllendirmek için gerçekleştirdiği mucizevi bir olaydır.
Miraç gecesi, Yüce Allah’ın Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v)’e büyük hakikatlerin İlâhi sırlarını gösterdiği, aradaki vasıtaları kaldırarak İlâhi vahye muhatap kıldı-ğı, kendi âyetlerini ve kâinatın sırlarını seyrettirdiği bir gecedir. Hz. Peygamber bu kutlu yolculukta peygamberlerden bazılarına imamlık yapıp namaz kıldırmış, bazı peygamberler ile de görüşmüş, bir grup insanın da ahiretteki durumlarını müşahede etmiştir.
Miraç gecesinde Hz. Peygamber (s.a.v), cehennemde azap gören bir takım insanlarla karşılaşmıştır.
Peygamberimiz bunları şöyle ifade ediyor:
1. Bir kavim gördüm ki dudakları deve dudağı gibi. Görevliler onların dudaklarını kesiyor ve ağızlarına ateşten bir taş koyuyorlar ve o taşlar aşağılarından çıkıyor.
Yâ Cebrail! Bunlar kimlerdir? diye sordum.
“Bunlar yetimlerin malları-nı yiyenlerdir.” dedi.
2. Bir kavim var ki derilerinden sırım kesiliyor ve ağızlarına tıkılıyor ve yediğiniz gibi yiyiniz deniliyor ve bu onlara en iğrenç bir şey oluyor.
Yâ Cebrail! bunlar kimler? Dedim.
“Bunlar koğucular, fitnecilerdir. Öyle ki onlar insanların etlerini yerler, ırz ve namuslarına taarruz ederler.” dedi.
3. Sonra baktım bir kavim var. Önlerinde en güzelinden yemekler, kebaplar var. Etraflarında da leşler, onlar o güzel etleri bırakıp bu leşleri yemeğe başladılar.
Bunlar kim Ya Cebrail? dedim.
“Bunlar zina edenlerdir dedi. Allah’ın helâl kıldığını bırakırlar da haram kıldığını yerler.” dedi.
4. Sonra baktım bir kavim var ki karınları evler gibi, bunlar Âli Firavun’un yolu üzerinde bulunuyor. Âli Firavun bunları ayakları ile çiğniyorlar.
Ya Cebrail! Bunlar kimler? Dedi ki:
“Bunlar karınlarında faiz yiyenlerdir.”
5. Daha sonra ateşten makasla kendi dudaklarını kesen insanları görüp, kim olduklarını sordum. "İlmi ile amel etmeyen âlimlerdir" dendi.
Sevgili Peygamberimiz (s.a.v) Miraç hadisesinden üç büyük müjdeyle dönmüştür. Bu müjdeleri Abdullah b. Mesud (r.a.) şöyle anlatıyor: “…Miraçta Peygamber Efendimiz (sav)’e şu üç şey verildi. Bunlar:
1. Beş vakit namaz
2. Bakara Suresinin son iki ayeti (Amener-resûlü)
3. Şirk koşmayanların affedileceği müjdesi”
Miraç’ın mü'minleri ilgilen-diren yönü, mahiyetinden daha çok sonucu ve bu sonuçtan alınabilecek işâret ve mesajlardır. Her şeyden evvel bu hâdise, Peygamber Efen-dimiz (s.a.v)’in 63 yıllık çile ve sıkıntılarla dolu hayatının en sıkıntılı döneminde, “Bittim ya Rabbi!” noktasına geldiği bir zamanda meydana gelmiştir. Bu olağanüstü yolculuk, O'nun şahsında insanlığa da bir mesajdır. Öyle ki yolculuk bize hak yolda sebatı, yılmamayı anlatır. Elinden geleni yaptıktan sonra tükenme noktasında Allah’ın yardımı olan miraç, biz mü’minlere şöyle mesaj verir:
Siz ey inananlar! Hak bildiğiniz yolda sebat edin, sabır gösterin… Bittik dediğiniz anda size de böyle yüce kapılar açılacaktır. Öyle ki, her zorluğun peşinden bir kolaylık vardır.
Miraç Kandili’niz mübarek olsun.
--------------------------------------
1- Buhari, Salat 1; Enbiya, 5
2- Buhari, Müslim
3- Müslim, Îmân, 279 4- İnşirâh, 94/5-6