ÖZLEM CANLI HALIKENT Bölge Gazetesi Yazı İşleri Md.


ÖRNEK HİKAYELER // İMTİHAN


               Delikanlı, ülke çapındaki bir inşaat şirketinin imtihanlarına hazırlanırken:

               - Hayallerim hakikat olacak, diye keyifleniyordu. Bizim ihtiyarlar ne derse desin, bu işte kader mader sökmez.

               Fakülteyi bitirmesinin üzerinden beş yıl geçmiş ve bu sıra içinde çeşitli bürolarda çalışarak ustalaşmıştı. Şimdi ise, yıllardır hasretini çektiği o şirket, tecrübeli mühendislerin arandığını bildiren bir ilan vermişti. Gazetelerde birkaç yabancı dille yayınlanan bu ilanda, gün ve tarih belirtildikten sonra :

               - ‘İlk imtihan yazılı olacak ve saat 10’da yapılacak’ deniyordu.

               Delikanlı, haberi okuduğunda, işyerinden iki hafta izin alıp çalışmaya başladı ve bu arada konuyu ailesine açtı. Oldukça yaşlı olan anne ve babası, ağızbirliği yapmışlar gibi:

               - Kısmetse olur evladım, diyorlardı. Sen çalış da, kaderinde varsa o işe girersin. 

               Çocuk, her nedense onların söylediklerine sinirlenmiş ve horoz gibi kabarıp:

               -  İnsan, kendi kaderini kendi çizer, demişti. Yeter ki tedbirde kusur edilmesin. Delikanlı, bu sözlerini ispatlamak ve daha rahat çalışabilmek için, imtihana bir hafta kala şehir dışındaki yazlık evlerine taşındı. Programını yaparken:

               - İmtihan gününe kadar bana radyo, televizyon ve gazete yasak diyordu. Dersten başka hiçbir şeyle meşgul olmayacak ve bu işe nasıl girileceğini göstereceğim.

               Çocuk, bir hafta boyunca eve kapanacağı için tedbirli davranmış ve yanına birkaç tane saat alıp masanın üzerine yerleştirmişti. Bu arada şirketi arayıp imtihan saatini kontrol etmeyi de unutmadı. Tedbir, elbette her şey de  esastı. Olur ya gazeteler, saati yanlış yazabilirdi.

               Delikanlı her işini sağlama bağladıktan sonra gerçekten mükemmel bir şekilde hazırlandı. Ve imtihan sabahı erkenden kalkarak, yarım saat öncesinden şirkete gitti. Zira ciddiyetiyle tanınan bu şirkette, birkaç dakikalık gecikmenin bile affedilmediğini çok iyi biliyordu.

               Bekleme salonuna girip etrafa bir göz attı. Saat 10’a yaklaşmasına rağmen nedense pek hareket görünmüyordu. Biraz daha bekledikten sonra danışmaya uğrayıp imtihanın neden geciktiğini sorduğunda, masabaşında oturan gözlüklü kadın:

               - İmtihan yarım saat önce başladı, dedi ve okumakta olduğu gazeteyi uzatarak delikanlıyı gösterdi.

               Sayfanın sağ alt köşesinde:

               ‘Yaz saati uygulaması dün gece başladı,’ yazıyordu.’ Gece yarısı 01’den itibaren saatler altmış dakika ileri alındı.’

YAZARLAR