İhsan KAYA / Harita Mühendisi


PARSEL SORGU UYGULAMASI


 Son yıllarda dijitalleşme hayatımızın her alanında etkisini göstermekte. Kamu hizmetleri de teknolojinin sunduğu imkanlarla kolayca gerçekleştirilebiliyor. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü tarafından parsele ait tapu bilgilerinin ve parsele ait yaklaşık konumların gösterilmesi amacıyla geliştirilen  “Parsel Sorgu” uygulaması da bu dijitalleşme sürecinin başarılı örneklerinden biri.

Parsel sorgu uygulamasının temel amacı parseller için ada- parsel bilgilerinin ve parselin yaklaşık konumunu göstererek alım satım işlemlerinde dolandırıcılığın önüne geçilmesidir. Bir başka deyişle satıcının gösterdiği parselle devrettiği parselin başka parseller olmasının önüne geçilmesidir. Bu kullanımın yanı sıra parsel sınırlarının harita üzerinde gösterilmesi sebebi ile vatandaşlar tarafından kendi parsel sınırlarını belirlemek amacı ile de kullanılabilmektedir.

Ancak bu kullanımda gözden kaçan bir durum söz konusudur: Ekranda görülen parsel sınırlarının, arazideki gerçek durumu birebir yansıtmadığıdır. Her ne kadar Parsel Sorgu uygulaması, tapu kayıtlarına dayanarak sınır bilgisi verse de, bu bilgilerin doğruluğu arazide ölçüm yapılmadan kesinlik kazanamaz.

Uygulama üzerinde gördüğümüz sınırlar yaklaşık olarak yüklendiği için kesin sınır niteliği taşımamaktadır. Bir başka durum ise hava fotoğrafları ve uydu görüntülerindeki çekim açılarından kaynaklanan kayıklık ihtimalidir.
                                                            
Örneğin bu görüntüde binanın bir kısmı hava fotoğrafının çekim açısı gibi sebeplerle  parselin dışındaymış  gibi görünse de aslında öyle değildir.

Parsel sorgu uygulamasından elde edilen koordinatlar ile kadastral verilerden elde edilen koordinatlar arasında farklılıklar olduğu görülmüştür. 
                 
Şekilde mavi ile gösterilen parsel sorgu uygulamasına ait veriyi, kırmızı ile gösterilen ise kadastral veriyi göstermektedir. Ek olarak her iki veri arasında sırasıyla 0.23, 0.30 0.38, 2.42 ve 5.21 metre farklılık vardır. Tüm bunlara ilave olarak kullandığımız telefonların konum doğruluğu da en az 1 - 2 metre seviyesinde olmaktadır. Dolayısıyla Parsel sorgu uygulamasını kullanarak parselimizin sınırlarına baktığımızda yanıltıcı sonuçlara ulaşmamız kaçınılmazdır. Bu uygulamayı ön bilgi aracı olarak görmek ve kesin bilgi için harita mühendislerinden profesyonel destek almak kritik öneme sahiptir.

Sonuç olarak Parsel sorgu uygulaması hayatımızda kolaylıklar sağlasa da gerçeği dijital ekranlarda görmek mümkün değildir. Unutmayalım ki arazide ölçmeden gerçek sınırları belirleyemeyiz

.

YAZARLAR