İlknur BURSALI


SAİD ARSLAN

"...   3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nde özel bir söyleşi hazırladık. İstedik ki okuyan özel gereksinimli bireyler yılmadan mücadelesine devam etsinler. İstedik ki bu tür çocuklarımız toplumdan kopmadan saklanmadan özgürce hayatlarına devam edebilsinler..."


               Said ile tanıştığımızda henüz anaokulu öğrencisiydi okula yakın olduğu için karşımızdaki evde komşumuz olmuştu. Ailesi okula yakın olması sebebiyle kendi evini bırakıp yeni bir mahalleye taşınmak durumunda kalmıştı. O yıllarda özel eğitim servisi ve servis rehberi uygulaması bulunmuyordu.

               Eğitim döneminde ailesi ve Said her türlü zorluğu aşarak büyük bir azimle bugünlere geldiler. Her zaman başarılı, saygılı, çevresiyle iyi iletişim kurabilen mücadeleci biri oldu. Çocukluk döneminde arkadaşları ile birlikte mahallede resim sergisi açan, çocuk yaşlarında engelleri aşmayı başarabilen yaratıcı öz güveni yüksek biriydi. Çabaladı, okudu azmi ve enerjisiyle çevresine güç verdi. Halıkent Bölge Gazetesi’ne sık sık uğrar Cengizhan ERDEM’in çalışmalarını dikkatle takip eder bize yardım ederdi.

               Şuanda Demirci Belediyesi Kent Konseyi Engelliler Meclisi Başkanı aynı zamanda Kamu Kurumunda Büro Personeli olarak görev yapıyor. Kendisi engelleri aşarak diğer insanlara örnek olmayı başardı.

               3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nde özel bir söyleşi hazırladık. İstedik ki okuyan özel gereksinimli bireyler yılmadan mücadelesine devam etsinler. İstedik ki bu tür çocuklarımız toplumdan kopmadan saklanmadan özgürce hayatlarına devam edebilsinler…

               Bu konuda sizlerin de yapabileceğiniz küçük de olsa katkı sağlayabileceğiniz öyle çok şey var ki en azından yüreğinizden geçenleri paylaşmanızın o çocukların yaşamına yön verebileceğinin farkına varabilmenizi istiyoruz. Mahallenizde, sokağınızda bulunan o kişileri sadece bir gün değil her gün anlamaya çalışmanız, onları yüreğinizle görüp umuduna ışık olmanız, atacağı her adıma yolunu açarak destek olmanız hepimizi mutlu edecek inanın… Hayatı güzel kılan onların yüzündeki o tebessümü görebilmek…

               Eminim ki sizlerin de karşınıza engelleri aşan ve zorlu bir mücadeleden geçen kişiler mutlaka çıkmıştır. Okurken anılarınızın tazeleneceği o yılların mücadelesindeki azmi ve başarmanın verdiği mutluluğun satırlara yansıtan çalışmamızı sizlerle paylaşıyoruz.

               Sizi tanıyabilir miyiz?

               Merhabalar, ben Said ARSLAN 1993 yılında Demirci’de dünyaya geldim. Esnaf bir babanın ev hanımı bir annenin evladıyım. 3 kardeşiz abim ve ablam var. Ziya Gökalp Nurettin Kelem İlköğretim Okulu; Ticaret Meslek Lisesi, CBÜ Demirci Meslek Yüksek Okulu’ndan mezun oldum. Son  olarak ise Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi’nde Kamu Yönetimi / Lisans bölümünü bitirerek öğrenim hayatımı tamamladım. Aslında öğrenim hayatı hiç bitmiyor fiilen bitmiş gibi gözükse de öğrenmenin yaşı ve zamanı yoktur. Yeter ki insan istesin. Ben bedensel engelli bir birey olarak dünyaya gözlerimi açtım. Engelimin adı tıp diliyle paraparezi halk diliyle ise engelliyim. 2021 yılında ise rüya gibi bir düğün ile hayatımın aşkı Arzu ile evlendim. Eşim ile birlikte engellerimize rağmen ilçemizde bulunan engelli kardeşlerimize ve herkese örnek olmak için ve ilçemizde bulunan engelli kardeşlerimizin de hayatın içinde bizde varız demeleri için elimizden geleni yapmaya devam ediyoruz. Ömrümüzün sonuna kadar da devam edeceğiz.

               Engelliler için en büyük sorun sizce nedir?           

               Genel olarak incelediğimizde engelli kişilerin en büyük sorunları ekonomik sıkıntı, bakım problemleri ve psikolojik ruhsal sorunlardır. Toplumsal olarak bakış açımız değişmediği sürece, engelli bireye sahip aileler, toplumsal baskı altında kalarak topluma çıkamadıkları ve çevreleri tarafından duyarsız kaldıklarından dolayı, sosyal dışlanma sendromu olarak tanımlanmaya devam edecektir. Hizmetler erişilebilir olmalı, engelli bireyin ayağına gitmelidir. Engellilerin yaşadığı sorunlarının önüne geçilmesi için; eğitim sürekliliğin sağlanması, ekonomik şartların oluşturulması, bakım hizmetleri sağlanması, ön yargıların yok edilmesi, engelli ailelere danışmanlık hizmetleri sunulması ve toplumumuzda engelli kişilere yönelik bir farkındalık yaratılması gereklidir.

               Peki bu anlamda yapılabilirliği olan etkin vatandaş olup bizler de hayatın içindeyiz diyebilmesi için özel gereksinimli kardeşlerimize dair toplumsal anlamda ne gibi destekler verilebilir?

               Engelli bireylerin hayata kaynaştırılmasında ilk adım tabii ki, bireyin aileye kabulü ve tüm özellikleri ile koşulsuz onaylanması ile başlar. Engellik doğuştan olabilir. Ayrıca, sağlık sorunları ve talihsiz kazalarla hayat boyunca da olabilecek bir ihtimal. Gelişim dönemi sonrası oluşmuş engellilik ile baş edebilmekte bu süreci yaşayan kişinin, sosyokültürel ve sosyoekonomik hakları, psikolojik altyapısı, hayata tutunum tarzı ve aile ilişkileri de önemli dinamikler. Özellikle meslek sahibi ve belli bir sosyal çevresi ve ekonomik gücü olan yetişkinler yepyeni hayatlarına tekrar adapte olabilmekte. Bu kişilerin spor ve sanat etkinlikleri ve yaşam başarıları birçok engelliliği olmayan birey için de örnek olmaktadır. Engelli bireylere başta eğitim hayatı için destek verilmelidir ve o doğrultuda sosyokültürel açıdan becerisine göre şekillendirilip topluma kazandırılmak adına destek verilebilir.

               Devlet, özel sektör, sosyal kurum ve kuruluşlar bu çok özel ve anlamlı hayatın becerilerini destekliyor. Doğuştan veya çok erken yaşlarda yaşanan engellilikte, ailelerin desteklenmesi gerekiyor. Aile, çocuğun gelişimini ay ay takip etmeli. Kendi yaşam bilgilerine göre vaktinde gelmeyen, zihinsel, bedensel, dil ve motor becerileri ile ilgili hızla bir uzmana başvurması çok önemli. Ailenin yaşayacağı inkâr ve kabullenme süresi çocuk için tekrar kazanılması mümkün olmayan, kritik zamanı kaybetmek olabiliyor maalesef. Erken gelişim dönemindeki düzenli ve sağlıklı müdahaleler önemli.

               Özel gereksinimli bireylere nasıl destek verebiliriz? Rehabilitasyon merkezleri  destek eğitimleri veriyor ne gibi fayda sağlıyor bu tür merkezler?

               Evde olduğunu ama sokaklara çıkamadığını bildiğimiz kişilerle iletişim kurmalıyız. Onlarla sohbet etmek, gülmek, eğlenmek ve o kişiyi gördüğümüze memnun olduğumuzu ve tekrar görmek istediğimizi söylemeliyiz. Birlikte alışverişe, sinemaya, çarşıya gitmeliyiz. Ben şahsım adına fizik tedavi eğitimi alıyorum. 2016 yılından beri vücudumdaki etkileri gerçekten olumlu. Bu yönde Milli Eğitim Bakanlığı denetimindeki yarı resmi kuruluşlar Rehabilitasyon ve Özel Eğitim ile Özel Destek Eğitimleri eğitim ve hizmetler veriyor. Bu kurumların ücretini devlet karşılıyor. Ayrıca, çok sayıda bilimsel temel eğitimini bitirmiş alan insanı, bireyin topluma kazandırılmasına destek oluyor.

               Bazı aileler kendi isteğiyle ya da özel gereksinimli çocuklarımızdan bazıları eğitim almayı reddediyor okula gitmek istemiyor siz bu konuda neler söylemek istersiniz?

               Özel gereksinimli bireylerin eğitim almaları çok önemli bu konuda ailelerin ısrarcı olmalarını asla vazgeçmeden çocuklarına destek olmalarını istiyorum. Ben asla vazgeçmedim ve başardım. İsteyen herkes başarabilir. Devletimiz her türlü imkanı sağlıyor. Şahsım adına ilçemizde erişilebilirlik açısından en çabuk ulaşılabilir kişiler arasındayım hemen herkes bana bir şekilde ulaşabiliyor, elimizden gelen desteği veriyoruz. Bir telefon kadar yakınım. Bu konuda birincil öncelikli ulaşabilecekleri yerler Demirci Milli Eğitim Müdürlüğü  ve yeni hizmete giren Demirci Rehberlik Araştırma Merkezi (RAM) olabilir. Bu tür kuruluşlardan ilçemizdeki rehabilitasyon merkezlerine katılım için de destek alabilir. Tüm engelli vatandaşlarımız için Demircimizde faaliyette bulunan Rehabilitasyon Merkezleri de aktif olarak çalışmaktadır.

               Sizin özel aracınız mevcut çocukken bu tür bir araç kullanabileceğinizi düşünür müydünüz?

               Bedensel  engelliyseniz eğer göremiyorsanız görmenin hayalini; duyamıyorsanız duymanın hayalini kurarsınız. Çocukken daha çok yürüyebileceğinin hayalini kurardım. Çünkü çocuksun nede olsa, ama tabii ki bende bir aracım olsa diye hep hayal ettim.

               Engelli bireylere o dönemlerde şuan ki verilen değer verilmiyordu. Ama şimdi imkanlar daha güzel daha geniş gerek devlet destekleri olsun gerek sivil toplum kuruluşlarınca olsun daha güzel imkanlar sağlanıyor. 2008 yılında ilk akülü tekerlekli sandalye ile tanıştım. “Cenab-ı Allah (c.c) nasip etmeyeceği şeyin hayalini kurdurmazmış.” Demirci Kaymakamlığı ve Belediyemiz aracılığıyla aracıma kavuştum.

               Eğitim hayatınızda en çok desteği kimden aldınız?

               Eğitim hayatımdaki en büyük destekçim ANNEM ve BABAM’dır. AİLEM, onlar olmasaydı bugünlere gelemezdim. Belki de ve öğretmenlerim sosyal çevrem, kişiselleştirecek olursak bu liste dolup taşar kısacası hayatımda emeği olan herkes (:

               Sizi en çok mutlu eden anınızı bizimle paylaşır mısınız?

               Az önce de bahsettiğim gibi 2008 yılında akülü tekerlekli sandalye ile tanışmam beni en mutlu eden anlardan biriydi. O gün anladım dışarda da bir hayatın var olduğunu çünkü o günden öncesi gerek dışarıya çıkmak gerek okula gidip gelmek ise zorluydu.

               Engelli insanların engelli olmayanlarla eşit yaşam koşullarına sahip olabilmeleri için hepimize düşen görevler bulunuyor. Sadece biraz farkındalık ile yerine getireceğimiz bu görevlerin, engelli arkadaşlarımız için hayatı kolaylaştıracağını ve çok daha yaşanabilir kılacağını unutmayın. Ve biliyorsunuz ki bu liste yapabileceklerimizin çok küçük bir bölümü… Hayatı yaşanabilir kılmanın yolunu bizlere nasıl özetlersiniz?

               Kaldırımlarda özen!

               Kaldırımlarda engelli girişlerine park edilen bir araç gördüğümüzde hemen aklımıza tekerlekli sandalyesi veya bastonuyla yol alan engelli insanların yaşayabileceği zorluklar gelmeli. Engelli insanlar için ulaşımı kolaylaştıracak her türlü tedbir hayati önem taşırken kaldırımlara dikkat etmek  de aynı oranda önemlidir.

               Otopark hakkı!

               Otoparklarda, ortopedik engelli sürücü ya da ortopedik engelli yolcular için ayrılan bölümleri engelli olmayanların kullanmasının büyük bir hak ihlali olduğunu hepimiz biliyoruz. Otoparklar konusunda kamusal alanda gösterilen hassasiyetin özel mülklerde de gösterilmesi ve park alanlarının engelli insanların kullanımına uygun hale getirilmesi gerekir.

               İletişim kurmak!

               Engelli insanların toplum içinde hayatlarını zorlaştıran konuların başında ilgisizlik geliyor. Bunun tersi olarak iletişim kurmanın engelli-engelsiz bütün insanlar için kolaylaştırıcı bir tutum olduğunu söylemek de mümkün. Ne mi yapabiliriz? Konuşma ve işitme engelli bir insanla temel seviyede iletişim kurabilecek kadar işaret dili öğrenerek herhangi bir karşılaşmada iletişim yolu açmaya ne dersiniz?

               Üreticilerde hassasiyet!

               Tekerlekli sandalyelerin daha gelişkin hale getirilmesi, görme engelliler için özel bastonlar üretilmesi, günlük hayatta kullanabilecekleri pratik eşyalar icat edilmesi gibi girişimler yapılabilecekler arasında bulunuyor. Fikirsel ya da fiili üretim içinde bulunan bir kişiyseniz bu konular üzerine eğilerek engelli insanların hayatlarına katkıda bulunabilirsiniz.

               Duyarlılığı artırmak!

               En başında söylediğimiz gibi bu listeyi uzatmak, yaşamı kolaylaştırmak engellere göre yeni çözümler üretmek fazlasıyla mümkün. Çözüm bulabilmek için de her şeyden önce engellilerin ihtiyaçlarından haberdar olmamız gerekiyor ki bunun için yapmamız gereken sadece biraz duyarlılık geliştirmek.

               Röportajımızı bitirmeden önce son olarak söylemek istedikleriniz nelerdir. ?

               3 Aralık dünya engelliler günü vesilesiyle buradan tüm engelli kardeşlerime ve büyüklerime benim deyimimle engeldaşlarıma seslenmek istiyorum.

               3 Aralık Dünya Engelliler Farkındalık Günü; Hepimizin birer engelli adayı olduğu gerçeğinin farkında olan bireyler olarak üreten, sosyal hayatın bütün alanlarında aktif biçimde yer alabilen bağımsız bireyler olarak yer alabilmeleri için her alanda gereken duyarlılığın artmasını sağlamamız adına önemli bir gündür. Günümüz kutlu olsun demek istemiyorum. Bugünün hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum, biz engelli bireyler için farkında olunmasını rica ediyorum. Bizler için yapılmış ve yapılacak nice programlar ve projeler için hayırlara vesile olsun diyorum.

“Herhangi bir Aralıkta değil her zaman yanımızda olunması temennisiyle, VESSELAM.” 

               Bu röportajı benimle yaptığınız için öncelikle size çok teşekkür ederim, röportajın yapılmasında emeği geçen, gazetesinde yer veren çocukluğumda tanıştığım gençlik yıllarımın geçtiği kendisinden hayatta çok şey öğrendiğim Halıkent Müstakil Bölge Gazetesi Genel Müdürü kıymetli büyüğüm Cengiz Han ERDEM’e sonsuz şükranlarımı sunuyorum.

                         Röportajı Yapan : İlknur BURSALI

YAZARLAR