Uzman Dr. Umut OTLU

Tarih: 23.02.2021 22:18

SOBA ZEHİRLENMESİ (KARBONMONOKSİT) NEDİR?

Facebook Twitter Linked-in

 

         Karbonmonoksit Zehirlenmesi Nedir ve Karbonmonoksit Soluduğumuz Zaman Vücudumuzda Ne Olur?

         Karbonmonoksit renksiz, kokusuz ve zehirli özellik gösteren bir gazdır. Odun, kömür, gaz gibi yakıtların, ortamda bulunan yetersiz oksijen sebebiyle tam olarak yanmaması sonucu açığa çıkar. Bunun dışında otomobil, jeneratör vs. gibi egzoz çıkışı olan cihazlar da önemli karbonmonoksit kaynaklarıdır.

         Kanımızda O2 (oksijen) taşımaktan sorumlu olan protein yapıda bir molekül vardır. Oksijen bu moleküle akciğerde bağlanır, diğer dokulara gelince serbest kalır. Böylece oksijen, akciğerden diğer dokulara taşınmış olur.

         Karbonmonoksit varlığında bu moleküle oksijen yerine karbonmonoksit bağlanır ve karbonmonoksit bu molekülden asla ayrılamaz. Böylece dokulara oksijen taşınamaz.

         Uyku sırasında karbonmonoksit zehirlenmesine maruz kalırsanız, yüzde 99.9 ihtimalle ölürsünüz. Medyada gördüğünüz “bütün aile soba zehirlenmesinden öldü” haberlerinin nedeni budur. O nedenle, eğer ısıtma sisteminiz (doğal gaz veya soba) evinizin içinde yer alıyorsa, bir karbonmonoksit alarm sistemi taktırmanız şarttır.

 

         Şimdi gelelim CO’nun nasıl toksik etki gösterdiğine… Ne oluyor da bu molekül bizi öldürecek etkiler yaratabiliyor?

         CO ve O2’nin bir arada bulunduğu ortamda ikisi de, hemoglobine bağlanmak için yarışırlar. CO, hemoglobin için O2’den 250-300 kat daha fazla ilgiye sahiptir, yani hemoglobine bağlanma isteği O2’den hayli fazladır. Bu sebeple hemoglobine sıkıca bağlanır ve bağlandığında da kolay ayrılmaz. Bağlanma sonucu oluşan bu molekül “karboksihemoglobin”dir ve COHb olarak gösterilir. Sağlıklı bir bireyde, toplam hemoglobinin yüzde 1 ya da daha azı bir oranda COHb olarak bulunur. Bunun dışında bu kompleks, sigara içenlerde yüzde 3-8 oranında bulunur. Bu miktardayken bile vücudu olumsuz etkiler. O2 yerine CO bağlandığı için dokulara giden O2miktarında azalma görülmesi en önemli problemlerden biridir. Seviye arttıkça daha da ciddi sorunlar ortaya çıkar. Ölümler genelde COHb seviyesinin yüzde 60’ı geçtiği durumlarda gerçekleşir.

         CO bağlanması aynı zamanda hemoglobinin yapısını oluşturan hemoglobin alt birimlerini de etkiler. Hemoglobinin bir kısmına bağlanan CO, diğer kısımlarında O2’ye olan ilginin artmasına sebep olur. Hemoglobinin bu O2’ye istekli olan kısmı akciğerlerdeki O2’yi tutsa dahi, dokulara bunun çok az bir kısmını bırakabilir. Bu da dokuda oksijen kaybına sebep olur.

         Bu gibi durumlarda kişiye üç atmosfer basınçta yüzde 100 oksijen verilerek CO’nun hemoglobinden uzaklaştırılması sağlanır. Böylelikle CO zehirlenmesi tedavi edilebilir.

 

         Karbonmonoksitten Zehirlendiğinizi Nasıl Anlarsınız?

         Karbonmonoksit zehirlenmesini anlamak güçtür. Eğer uyuduğunuz sırada bu gaza maruz kalırsanız, çok büyük bir ihtimalle hiçbir zaman uyanamadan hayatınızı kaybedersiniz. Çünkü karbonmonoksit kokusuzdur ve solunduğunda kişiyi rahatsız etmez.

         Ancak, eğer uyanıksanız, bazı belirtilerini görürsünüz. Örneğin, hafif bir baş ağrısı hissedersiniz. Bunun yanında yine hafif bir mide bulantısı ve halsizlik de eklenebilir. Yorgun olmamanıza rağmen kalbiniz çok hızlı atmaya başlar ve kusma isteğiniz gelebilir. Bu belirtilerden bazılarını yaşamaya başladıysanız, bulunduğunuz yerde yürümeye çalışın. Eğer dengenizi korumakta güçlük çektiğinizi, yürümekte zorlandığınızı fark ederseniz, bilin ki karbonmonoksit zehirlenmesine maruz kalıyorsunuz.

         Bu safhadan sonra vaktinizin oldukça az olduğunu unutmayın. Bir yolunu bulup hemen bulunduğunuz ortamdan, açık havaya veya temiz bir ortama çıkmaya çalışın. Yapabilirseniz, çevrenizden yardım isteyin ve en kısa sürede hastaneye gidin.

         Sakın unutmayın! Karbonmonoksit zehirlenmesine maruz kaldığınızda açık havaya çıkıp temiz hava solumaya başlamanız sizin hayatınızı kurtarmaz. Sadece kaçınılmaz sonu biraz ötelemeye yardımcı olur. Hayatta kalabilmenizin tek yolu, acilen hastaneye kaldırılıp tedavi edilmenizdir.

 

         Acilen Tedavi Edilmezseniz Ne Olur?

         Halsizlik, mide bulantısı, baş dönmesi ve denge kaybının yanında zihin bulanıklığı yaşamaya başlarsınız. Kendinizi saçma sapan şeyler düşünüp, çevrenizden soyutlanmış biçimde bulursunuz ve uyku isteğiniz ağır basmaya başlar. Bilinciniz yerinde olmadığı için, yere uzanıp uyumaya çalışırsınız ve bir süre sonra bilinciniz kapanır. Bilinciniz kapalı halde bir süre daha hayatta kalırsınız ve bu süre içinde kurtarılmazsanız bir daha asla uyanamaz, ölürsünüz.

         Ve tüm bunlar, yani zehirlenmenin başlaması ile bilincinizi yitirmeniz;  5-10 dk içinde olup biter… O yüzden çoğu insan banyoya girip şofbenden sızan karbonmonoksite maruz kaldığında, hepsi topu 10 dk içinde hayatını kaybeder. Karbonmonoksit ile şaka olmaz, ciddiye alın.

 

Soba ve Bacalarla İlgili Uyulması Gereken Kurallar 

         • Kullanılan her türlü ısıtma cihazının kalite belgesine sahip olup olmadığına, garantilerine ve garanti sürelerine dikkat edilmeli,

         •  Kullanılan yakıtın standartlara uygunluğu kontrol edilmeli, izin belgesi olmayan satıcılardan kömür alınmamalı,

         Aşırı doldurulan sobanın duman yolu daralacağı, soba içinde düzensiz ısı dağılımı nedeniyle de baca çekişi zayıflayacağı için soba yakılırken aşırı doldurulmamasına dikkat edilmeli,

         • Sönmekte olan sobaya asla tutuşması güç yakıtlar konulmamalı, yakıt yavaş yavaş ilave edilmeli, yatmadan önce sobaya kesinlikle yakıt konulmamalı,

         • İyi ısınmayan ve alttan yakılan kömür sobalarında karbon monoksit zehirlenmesi riski artacağından soba tutuşturulurken yakıtın üstten yanması sağlanmalı,

         • Özellikle alçak basınçlı lodoslu havalarda ölüm olaylarında artış görüldüğü için eğer bacalar standartlara uygun değilse alçak basınçlı havalarda soba yakılmamalı, yakılması zorunlu ise gece yatarken mutlaka tam olarak söndürülmeli,

         • Soba borularının birbiriyle birleştirilmesinde hava ve baca gazı sızdırmazlığı sağlanmalı,

         • Sobanın bulunduğu yer sürekli havalandırılmalı,

         • Bacalar standartlara uygun ve yalıtımlı olmalı, düzenli olarak temizletilmeli,

         • Dumanın geri tepmesini önlemek için bacaların en üst noktasının çatının en üst noktasından 1 m. daha yüksekte olması sağlanmalı ve baca şapkası mutlaka takılmalı,

         • Binaların Yangından Korunması yönündeki mevzuat hükümlerine uyulmasına özen gösterilmelidir.

 

Şofben Kullanımında Dikkat Edilecek Hususlar

         • Alınan cihazın kalite belgesi ve garantilerine dikkat edilmeli,

         * Şofben mutlaka bacaya bağlanmalı, baca bağlantısı olmayan (bina aydınlığına v.b. bağlı) şofben asla çalıştırılmamalı,

         • Şofbenin monte edileceği mekân yeterli büyüklükte olmalı, şofben mümkünse banyo yerine balkona veya başka bir havadar mekâna takılmalı, şofbenin montajı mutlaka yetkili servis tarafından yapılmalı,

         • Şofben zehirlenmeleri genellikle gaz kaçaklarından değil, yeterli havalandırma yapılmayan yerlerde yetersiz hava ve yetersiz yanma sonucunda oksijen oranının düşmesi ve karbonmonoksit oranının yükselmesiyle gerçekleştiği için şofbenin kullanıldığı yere sürekli temiz hava girmesi sağlanmalı,

         • Bacalar yatak odalarından, merdiven sahanlığından, bina girişlerinden, havalandırma boşluklarından, çatı arasından, banyo ve tuvaletten geçirilmemeli,

         • Konutlarda gaz kaçaklarına karşı uygun yerde detektör bulundurulmalı,

         • Şofbende gaz kaçağı hissedildiğinde: Öncelikle gaz vanası ve tüp dedantörü kapatılmalı, elektrik düğmeleri açılmamalı açıksa hemen kapatılmalı, kibrit - çakmak gibi alev ve kıvılcım çıkartabilecek hiçbir işlem yapılmamalı, pencereler karşılıklı açılarak ortam havalandırılmalı, hızla gaz şirketi yetkilisi veya şofben servisi aranmalıdır.

 

Lodos Süresince Dikkat Edilecek Hususlar

         • Lodos esintisinin etkili olduğu süre boyunca gerekmedikçe soba yakılmamalıdır.

         • Yanmakta olan soba yatmadan evvel mutlak surette söndürülmelidir.

         • Bina yanlarında veya çatı saçak altlarında yürümemeye veya durmamaya özen gösterilmelidir.

         • Kopan, sarkan ve yere düşen elektrik hatlarına ve kablolarına yaklaşmayınız ve bu gibi durumları 186 no'lu telefondan Elektrik Arıza Servisi'ne bildirilmelidir.

         • Çökme veya yangın tehlikesinin bulunduğu durumlarda derhal 110 no'lu telefondan İtfaiye Servisi'ni aranmalıdır.

         • Ortaya çıkabilecek acil sağlık sorunlarında derhal 112 no'lu telefondan Acil Yardım Servisi aranmalıdır.

        " Doğalgaz Şebekesi ile ilgili ortaya çıkabilecek sorunlarda 187 no'lu telefondan Doğalgaz Arıza Servisi aranmalıdır."


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —