Yüce dinimiz İslam, huzurlu bir hayat geçirebilmemiz için bizlere tüketim konusunda bazı önemli prensipler öngörmektedir. Yeme içme, harcama ve benzeri bütün işlerde ölçülü ve dengeli olmayı emreden dinimiz, ihtiyaç dışında aşırı harcamaları ve ölçüsüz davranışları pek çok ayet ve hadisle yasaklamaktadır. Nitekim Yüce Allah, olgun müminlerin sıfatlarını sayarken, onların daima ölçülü olduklarını vurgulamakta ve şöyle buyurmaktadır:
“Onlar ki, harcadıklarında ne israf ederler ne de cimrilik yaparlar. Bu ikisi arasında, dengeli bir yol tutarlar.” 1
Adeta içinde yüzdüğümüz bütün nimetlerin gerçek sahibinin Allah Teâlâ olduğunu asla unutmamalı ve bu nimetleri, O'nun istediği şekilde kullanarak şükreden kullar olmaya çalışmalıyız. “O gün, verilen nimetlerin hepsinden sorguya çekileceksiniz” 2 ayetinin ifade buyurduğu üzere, kıyamet günü; ömrümüzü nasıl harcadığımızdan, yaptığımız amellerden ve malımızı nereden kazanıp nereye harcadığımızdan hesaba çekileceğimizin bilincinde olmalıyız.
Mümin kula yakışan davranış, malını harcarken isteklerine göre değil, ihtiyaçlarına göre hareket etmesidir. Kur'an-ı Kerîm; akrabanın ve yoksulun hakkını gözetme konusuna özel önem vermiş ve “malını saçıp savuranların, şeytanların kardeşleri” 3 olduğunu ifade etmiştir.
Hz. Ömer'in, on iki dirheme bir gömlek alan arkadaşına “Bunun yerine altı dirhemlik olanını alsaydın da kalan parayı yoksullara verseydin daha iyi olurdu.” 4 Şeklinde verdiği öğüt, tüketim konusunda kanaatkâr olmanın ve bilinçli hareket etmenin önemini ortaya koymaktadır.
Günümüzde reklâm ve iletişim araçları tüm gücüyle gösterişi ve aşırı tüketimi pompalamakta ve insanın tükettiği kadar mutlu olabileceğini söylemektedir. İnsanları daha çok harcamaya teşvik eden bu anlayış nedeniyle artık zarurî olmayan bazı şeyler ihtiyaç gibi algılanmaktadır. Daha fazla tüketmek için paranın peşinde koşan insanoğlu, kendini tükettiğinin farkına ne yazık ki varamamaktadır.
Diğer taraftan sorumsuz tüketim; dünyanın kirlenmesine, yemeklerin çöpe dökülmesine, sırf modayı takip etme adına elbise, araba ve cep telefonlarının sürekli yenilenmesine, giderek amacını aşan ve zaman zaman gösterişe de kaçabilen pahalı düğünlere sebep olmaktadır.
Böylece en tabiî ihtiyaçların temini, büyük israf ve tüketim kanallarında yok olup gitmektedir. Oysa nehir kenarında abdest alsak bile suyu israf etmememizi söyleyen Sevgili Peygamberimiz, her konuda ümmetini ölçülü olmaya teşvik etmiş, ihtiyacı dışında gereksiz harcama yapmaktan sakınılmasını tavsiye buyurmuştur.
Peygamber Efendimizin (s.a.v)bir hadisi ile son verelim: “Yiyiniz, içiniz, giyininiz ve sadaka veriniz; ancak kibre düşmemek ve israf etmemek şartıyla.”
Dipnotlar:
1- Furkan, 25/67.
2- Tekâsür, 102/8
3- İsra, 17/26-27.
4- Hayâtü’s-Sahabe, III, 204.
5- Buharî, Libas, 1; Nesâî, Zekat, 66.