Mustafa KAYA


TERÖR VE BİZ


 Bize neyi gösteriyorlar ise onu gördük. 2000'li yıllara kadar %100'ü böyle gerçekleşiyordu. Müftünün keçisi çalınsa, "müftü keçi çaldı!" Diye haber yapılıyordu. Daha küreselini söyleyeyim: "Irak'ta nükleer silah var!" dediler, 1 milyon kişiyi öldürdüler, 200 bin kişiyi sürdüler, zindanlarda on binlerce insanı öldürdüler. Bunlar hep Amerikan yalanlarıydı. Sonra pişkin pişkin yanılmışız, "Irak'ta nükleer silah yokmuş!" de-diler.

Bunların adı hep algı operasyonu oldu. Ana hedef bazı ülkeleri hatta -sömürenler hariç- dünyanın tümünü sömürmekti. Silahla, zorla, işkenceyle en az 300 yıl sömürdüklerini bu sefer başka bir metodla sömürmenin yolunu buldular: demokrasi getireceğiz, özgürlük getireceğiz, hal-kın kendi kendini yönetmesini sağlayacağız vb. nice yalanlar uydurdular. Bunların hepsi Kapitalist argümandı ve iyi kullandılar. Diğer taraftan eşitlik, ortak mülkiyet, toprak hepimizin olmalı deyip komünist argümanlar ile de böldüler, parçaladılar ve sömürdüler... Sömürgelerinin paylaşımında kapitalist bloka düşenleri Avrupa ve Amerika, komünist bloka düşenleri Rusya ve Çin sömürdü. Ne yeraltı kaldı, ne yerin üstü... Ne emek kaldı, ne ekmek...

İşin, bana daha enteresan gelen tarafı aralarında anlaşmış olmalarına rağmen o kadar gerçekçi kavga ediyormuş gibi davrandılar ki inanmamak olmazdı.Ve üzülerek söyleyeyim ki; İslam beldelerini sömürdükleri kadar başka diyarları sömüremediler. Sömürü o kadar ağır oldu ki; kan ve gözyaşı sömürülen mallardan daha fazla yekün (ağırlık) tuttu.

Bizi, bizden almadan tam olarak sömürmelerine imkan olmadığı için önce bizi bizden aldılar. Bizi, bize o kadar kötü gösterdiler ki; kendimizden nefret eder olduk. Biz, bize o kadar kızdık ki ve biz bizden o kadar nefret ettik ki, nefret eden de nefret edilen de aynı kişiler oldu. Bu yaman çelişki hâlâ devam ediyor.

Bizi gerici, yobaz, çağa ayak uyduramayan insanlar olarak tanıttılar bize. Suçun, suçlunun, hırsızlığın, faizciliğin, pedofilinin (çocuk istismarcısı), alkollü içmeyi bilmeyenin, cinayetin, çeteleşmenin en fazla olduğu insan gruplarını Müslüman ülkelerinde veya kendi içlerindeki Müslüman topluluklarda olduğunu kabul ettirdiler.

Özellikle 1990'lı yıllardan beri İslam ülkelerini şiddet ve terörün kaynağı gibi gösterdiler. Kendilerinin beslediği teröristleri ve terör seviciliği bizden göstermeyi başardılar. Haklarını yemeyelim şimdi,bizde de çabuk kanabilen ve gerektiğinde günahsızı öldürebilen ve bir hiç uğruna pisi pisine ölebilen insan sayısı oldukça fazla oldu sayelerinde. Ve işbirlikçileri sayesinde.

Bir dahaki yazımı dünyadaki bu pis olaylardaki, dünya ülkelerindeki resmi verilere dayanarak , en fazla suç ortalaması ülkeler ve inançları ile sayayım da görün, gerçeği ve gerçek olma-yanı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, "terör sizi de yiyip bitirecek!" dediği gibi, bizi bitiremeyecek ama sizi mutlaka bitirecek!. Ama inanın tüm iyi niyetimize rağmen sizi bitirecek.

Açıkça söyleyeyim ki konu anlaşılsın:  Biz sizin gibi değiliz. Bize kötülediğiniz örfümüz ve adetimiz ve örtümüzün ve adetimizin yegane kaynağı dinimizin gereği; terör sizi de bitirmesin! Allah önce bizi sonra sizi ıslah etsin! Yani en doğruya, en insaniye ve en iyi yaşama tüm dün-yayı kavuştursun!.

Hadi kolay gelsin işiniz,gücünüz. Rast gitsin ömrünüzün geri kalanı. Ya önceki ömrünüz kadar iyililk bulun yada daha fazlası kadarı olsun. İstemek sizden, vermek Allah'tan...Eskilerin deyimiyle; hayırsa beri gelsin, şer ise öteri gitsin. İyi günler...

**********
 

YAZARLAR