Necmi ÜNLÜ


TÖVBE-İ NASUH

GÜNAHI GÜNAH DİYE BIRAKMAK


Tövbe-i Nasuh, Kur’ân’a ait bir kavramdır.

Ciddî, halis ve safi olarak, hulûs-u kalp ile, sırf günahların bağışlanmasını dileyerek, sırf Allah rızası için yapılan tevbe demektir.

Nasûh, “nush ve nasîhat” kökünden mübalağa siygasındadır.

Günahı günah olduğu için terk etmek, haramdan haram olduğu için yüz çevirmek, sırf Allah korkusuyla günahtan ve haramdan pişmanlık duymak, bir daha günahlara dönmemek üzere günahların şerrinden Allah’a sığınmak ve tövbe etmek demektir.

Günah olan şeyi başka bir gaye için bırakmak ve başka bir nedenle pişman olmak tövbe-i nasûh olmaz.

Meselâ içkiyi sağlığa zararlı olduğu için veya doktor yasakladığı için terk etmek veya bundan dolayı içtiğine pişman olmak tövbe-i nasûh olmaz.

Günah olan bir şeyi menfaatli olsa dahi, “Allah haram kıldı” diye terk etmek ise tövbe-i nasûh sayılır.

Kur’ân’da şöyle buyurulur:

“ Ey îmân edenler! Allah’a Tevbe-i Nasuh ile (tam bir ihlâs ile) tevbe edin. Umulur ki, Rabbiniz günahlarınızı bağışlar ve sizi altından ırmaklar akan Cennetlere koyar. O gün Allah’ın peygamberi ve beraberindeki müminleri utandırmayacağı gündür. O gün onların nuru önlerinden ve sağlarından koşarak Cennete yol gösterirken, onlar da: ‘Ey Rabbimiz! Nurumuzu tamamla ve bizi bağışla! Muhakkak Senin her şeye gücün yeter!’ derler.” 1

 

GÜNAHA DÖNMEMEK NİYETİYLE TÖVBE

Muâz bin Cebel (ra): “Yâ Resûlallah! Tövbe-i Nasûh nedir?” diye sordu. Peygamber Efendimiz (asm): “Kul, yapmış olduğu günahtan öyle nedamet eder ve Allah’tan öyle özür diler ki, sağılan süt memeye dönmediği gibi, bir daha günaha dönmez!” 2  

Halis yapılan tövbe ve istiğfar, şer işleme meylini kırar, günah arzusunu yok eder, şerrin zararlarını önler.

Hazret-i Ali (ra) bir gün birisinin “Allahümme innî estağfiruke ve etûbü ileyke” (Allah’ım Senden bağışlanmak isterim ve Sana tövbe ederim.) dediğini işitmişti. Dedi ki:

“Dil çabukluğu ile söyleyip, kalpten tövbe etmemek yalancılar tövbesidir!” Adam:

“O halde tövbe nedir?” dedi. Hazret-i Ali:

“ Tövbede altı şey toplanmalıdır:

1- Geçmiş günahlara pişmanlık,

2- Farzları yapmak,

3- Kötülükleri terk etmek,

4- Düşmanlarla ve hasımlarla helâlleşmek,

5- Bir daha günaha dönmemeye azm etmek.

6- Nefsi günahlarda büyüttüğün gibi onu Allah’a itaatte eritmek ve ona günahların zevkini tattırdığın gibi, Allah’a itaatin zorluğunu ve acısını tattırmak ” dedi.

Yine Bir keresinde Hazret-i Ali (radiyallahu anh):

“Elinde kurtuluş imkânı olduğu halde helak olan kimselere şaşıyorum.” dedi. Bu imkânın ne olduğu sorulduğunda da:

“Allah’tan bağışlanma (istiğfar) dilemektir.”

İş - işten geçmeden gel tövbe eyleyelim!

 

Dipnotlar:

1- Tahrîm Sûresi:8

2- Elmalı, H. Dini Kur’ân Dili, 7/5127

YAZARLAR