"Gönül Gurbet Ele Varma" mı demedik, "Gel Ha Gönül Havalanma" mı demedik de yoksa "Vay Deli Gönül" mü?
Neler demedik, neler...
"Ara Sıra Gül" dedim şimdi de. Gönül duydu mu sesimi bilemedim, bilemedim dostlar...
ARA SIRA GÜL
Değmeyene değdi de bu gönül,
Bu yamalı hırka, telden bir tül.
Nisandan önce mi geldi eylül
Ocak başında üstü başı kül.
Bir kurda sözün geçmedi gönül,
Kırık dalda kalmadı tahammül.
Son yaprak da etmedi tenezzül,
Yalan da olsa ara sıra gül.
Pazara vardın ne aldın gönül,
Kaç gram geldi de çekmedi baskül.
Nasıl taşır boynu bükük sümbül,
Tuz yükün senden ileri gönül.
Fikret ÇELİK